Yerel
Beşiktaş Belediyesi 23 Nisan’da Çocuk Festivali Düzenliyor
By
Barış Tınay
Beşiktaş Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda iki gün sürecek bir çocuk festivali düzenliyor.
K2 HABER | Cumhuriyetimizin 100. yılında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için hazırlıklar sürüyor. Beşiktaş Belediyesi de 23 Nisan için çocuklar için hazırladığı özel etkinlik programını duyurdu.
İsmet İnönü Spor Tesisleri’nde gerçekleşecek olan “23 Nisan Fest’23” adlı çocuk festivalinde çocuklar için özel etkinlikler gerçekleştirilecek. Festivale katılacak olan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat da bütün çocukları bu eğlenceli etkinliğe davet etti.
Beşiktaş Belediyesi Avrupa’da Yılın Partneri Seçildi
Bu ülkenin yarını ve geleceği çocuklarımızdır.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kapsamında İsmet İnönü Spor Tesisleri’nde gerçekleşecek festivalimize tüm çocuklarımız davetlidir! 🎊
📎https://t.co/jU6mZYGfmq pic.twitter.com/bMqeNJlYJz
— Rıza Akpolat (@RizaAkpolat) April 18, 2023
Festivalde 22 Çeşit Oyun Grubu Yer Alıyor
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı her sene olduğu gibi bu sene de Beşiktaş’ta coşkuyla kutlanacak.
Festivalde, çocuklar birbirinden renkli etkinlikler ve 22 çeşit oyun grubuyla bayramın coşkusunu doyasıya yaşayacak. 22 ve 23 Nisan günlerinde saat 12.00’de başlayıp 17.00’ye kadar sürecek festivalde çocuklar bayramın tadını çıkaracak.
İlginizi çekebilir
-
‘Anadolu’da Bir Kızım Var’ Bağış Sergisi Beşiktaş’ta Açıldı
-
Beşiktaş Belediyesi Avrupa’da Yılın Partneri Seçildi
-
Beşiktaş Akademi’de Depremzede Öğrenciler İçin Eğitimler Başlıyor
-
Beşiktaş’ta Konaklar Kent Parkı Hizmete Açıldı
-
Beşiktaş 2023’e Murat Boz İle Merhaba Diyecek
-
Beşiktaş Belediyesi’nden Açıklama: Mevcut Yönetimle İlgisi Yoktur
Yerel
‘Anadolu’da Bir Kızım Var’ Bağış Sergisi Beşiktaş’ta Açıldı
4 hafta önce
-
24 Mart 2023By
Barış Tınay
“Anadolu’da Bir Kızım Var” bağış sergisi Beşiktaş Belediyesi ve Beltaş A.Ş. ev sahipliğinde Beşiktaş Çağdaş Sanat Galerisi’nde açıldı.
K2 HABER | Beltaş Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Devrim Erbil Vakfı, IMOGA (İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi), Piramid Sanat, UPSD (Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği) ve birçok sanatçının iş birliğiyle açılan sergi, depremzede çocukların eğitimlerine destek olmak amacıyla hayata geçirildi. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da katıldığı sergiye birçok ünlü isim ve yardımsever vatandaş ilgi gösterdi.
Rıza Akpolat: Toplanan Gelirleri, Deprem Bölgesinde Zarar Görmüş Çocuklarımıza Göndereceğiz
Serginin açılışında konuşan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat şu ifadeleri kullandı: “Çok zor günlerimizde yine hep beraber çalışıyoruz. Göreve geldiğimiz günden itibaren maalesef önce ülkemizin değişik yerlerinde yangınları duymaya başladık. Akabinde pandemi rüzgârı yaşadık. Ardından hepimizin bildiği üzere 11 ilimizi, 13,5 milyon vatandaşımızı ilgilendiren o yıkımı hep beraber yaşadık ve birçok vatandaşımızı maalesef kaybettik. Öncelikle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyoruz. Bu süreçlerin tamamını dayanışmayla aşmaya çalışıyoruz. Beşiktaş, deprem felaketi olduğu gün ve ertesi günden itibaren bu gördüğünüz Mustafa Kemal Merkezimizde, Süleyman Seba Kültür ve Sanat Merkezimizde, Etiler Anadolu Lisesi’nde, Zübeyde Ana Kültür ve Sanat Merkezimizde ve muhtarlıklarımızda lojistik merkezleri oluşturdu. İlk günden itibaren Beşiktaşlı komşularımızla çevre ilçelerden ve komşu ilçelerimizden buraya gelen komşularımızla ciddi hazırlıklar yaptık. Gerçekten hala o günleri hatırlarken duygulanıyorum. Çünkü vatandaşlarımız buraya malzeme getirdiler. Malzemelerini kolilediler; taşıdılar. Sonra deprem bölgesine gittiler. Orada malzemeleri teslim alarak ihtiyaç sahiplerine dağıttılar. Tam bir dayanışma örneği sergilediler. Sosyal dayanışma ağlarımızı güçlendirerek iyiliği büyütmeye devam edeceğiz.”
Beşiktaş’ın kültürel ve tarihsel birikimiyle farklı olduğunu da belirten Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne buradan teşekkür ediyorum. Burada onların katkısıyla daha önceden bir sergi düzenlemiştik ve yine bu akşam da buradayız. Bu zor günlerde bizden desteklerini esirgemediler. Bu vesileyle Anadolu’da Bir Kızım Var kampanyasına destek olacağız. Buradan toplanan gelirleri, deprem bölgesinde zarar görmüş çocuklarımıza göndereceğiz. Sanatı ve sanatçıyı da Beşiktaş’ın damarlarına yaymak istiyoruz” diyerek sözlerine son verdi.
Başkan Rıza Akpolat: ‘Beşiktaş’ın En Büyük İkinci Markasını Yaratacağız’
Birbirimize Sarılacağız, Geleceğimizi İnşa Edeceğiz
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkan Yardımcısı Lale Pilatin ise sanatın ve sanatçının iyileştirici gücüne vurgu yaparak sergiye ev sahipliği yapan Beşiktaş Belediyesi’ne teşekkür etti.
Gecede hazır bulunan International Association of Art (IAA/AIAP) Onursal Başkanı, UNESCO Resmi Partneri ve Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) Başkanı Sanatçı Bedri Baykam da, “Birbirimize sarılacağız. Ülkemize sarılacağız; geleceğimizi inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Başkan Akpolat: ‘Beşiktaş’ta 4 Bine Yakın Binanın Acil Dönüşümü Gerekiyor’
Sergi, 15 Nisan’a Kadar Ziyaret Edilebilir
Serginin geliri, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin “Anadolu’da Bir Kızım Var” projesinin izinli hesabına aktarılacak. Eserler, bağış karşılığı satın alan kişilere bizzat teslim edilecek. 21 Mart’ta kapılarını açan sergi, 15 Nisan 2023 tarihine kadar ziyaret edilebilir.
Yer: Mustafa Kemal Merkezi – Beşiktaş Çağdaş Sanat Galerisi
Adres: Akat Mah. Uğur Mumcu Cad. No:8 Beşiktaş
Ekoloji
Övgün Ahmet Ercan: Deprem Bilimsel bir konudur, Kaderle İzah Edilemez
1 ay önce
-
18 Mart 2023By
Barış Tınay
İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde konuşan jeofizik mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, İzmir’de her an deprem olabilir sözünün doğru olmadığını belirterek, “6 buçuk şiddetine kadar depremler İzmir’de yıkıcı olmaz. Hiçbir zaman İzmir’de Kahramanmaraş’taki gibi 7,5 ve üstü şiddette depremler olmaz. Ancak bu büyüklükte bir deprem olacakmış gibi kenti hazırlamamız gerekir” dedi.
K2 HABER | İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından “Yeniliğe Davet” sloganıyla tüm Türkiye’yi geleceği inşa etmeye çağıran İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin dördüncü gününde İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan da bir sunum yaptı. Ercan, “Kahramanmaraş Depremi Işığında İzmir’in Deprem Çekincesi. Ne Yapmalı?” başlığı altında bazı önemli bilgiler verdi.
Hata Depremde Değil
Kahramanmaraş’ta gördüklerinin savaş alanını yansıttığını aktaran Ercan, “Türkiye bunun üstesinden mutlaka gelecektir ama yıllarını alacaktır. Türkiye deprem ülkesidir. Günün birinde depremler olmuyorsa yer diriliğini yitirmiş demektir. O zaman yaşam da yok demektir. Depremin hep korku boyutuyla ilgilendik. Depremin üç tane bileşeni vardır. Sarsıntı, ısı ve ışık. 60 yıldır bilimle uğraşıyorum. Toplu iğnenin başı kadar bir hata görmedim. Çünkü deprem olmasa Meles Ovası olmazdı, Gediz Irmağı olmazdı. Manisa’daki, Aydın’daki jeotermal alanlar olmazdı. Memba suları olmazdı. Maden yatakları, petrol yatakları, dağlar, ormanlar olmazdı. En güzel incirin çıktığı, zeytinin yetiştiği Ege olmazdı. Bunları hep depremler yapıyor, yeri biçimliyor. Depremleri bir öcü gibi görüyoruz. Hata depremde değil. İnsanoğlu olmadan da deprem vardı” dedi.
Tunç Soyer: İzmir’de Gelecek Yıl Koku Sorunu Yaşanmayacak
Doğa Asla Affetmez
Türkiye’nin yer dayanımı ile depremden etkilenme alanlarını harita üzerinde gösteren Ercan, “Bizler depremlerin nerelerde ve hangi büyüklükte olacağını biliriz ama zamanını henüz bilemiyoruz. Kahramanmaraş depremi tarım alanlarında en büyük yıkımı yaptı. Doğada öyle bir denge var ki siz imar barışından kendinizi affettirebilirsiniz, kaçak yaparsanız görmezden gelebilirler ama doğa asla affetmez. Tarım alanlarına yapılan yapıları doğa günün birinde mutlaka yıkar. Deprem teknik, bilimsel bir konudur. Bu dinle, kaderle izah edilemez, açıklanamaz” diye konuştu.
Gerçeklerle Yüzleşmemiz Gerekiyor
İzmir’deki olası bir depremde yolların kullanılamaz hale gelmesi durumunda kurtulma şansının çok aza düşeceğini vurgulayan Ercan, Kahramanmaraş ve 11 ilde etkisini gösteren yıkıma ilişkin “Gerçeklerle yüzleşmemiz gerekiyor. Depremi afete dönüştüren üç konu var. Yeteneksiz yönetimler, ekonominin bozukluğu ve yoksulluk ile eğitim düzeyinin düşüklüğü. Eğer bunlardan bir tanesi ülkede gerçekleşmişse depremin adı afettir. Türkiye’de 6 Şubat’ta bunun bir tanesi değil üçü birden gerçekleşti” dedi.
Tunç Soyer: ‘Önceliğimiz İklim Krizi ve Kuraklığa Dirençli Bir İzmir Yaratmak’
İzmir’in Güneyinde Yer Sağlam
“Türkiye’yi yetenekli insanların yönetmesi gerekiyor” diyen Ercan, İzmir’in geçmişindeki depremlere ilişkin bilgi verdi. Ercan, “Depremin bir yasası vardır. Bir yerde belli büyüklükte bir deprem olmuşsa gelecekte o yerde en az o büyüklükte deprem olur. Buna depremin yasası denir. İzmir’de depremler çok sık oluşmuyor. Yaklaşık 200 ile 350 yılda bir oluşuyor. Her an 7,2’lik deprem olacakmış gibi İzmir’i hazırlamamız gerekir. Ama İzmir’de her an deprem olabilir sözü doğru değil. 6 buçuk şiddetine kadar depremler İzmir’de yıkıcı olmaz. 6 buçuktan sonra yıkıcı olmaya başlar. Hiçbir zaman İzmir’de Kahramanmaraş’taki gibi 7,5, 7,6, 7,9’luk depremler olmaz” dedi.
Politika
Ekrem İmamoğlu, Deprem İçin Seferberlik Çağrısı Yaptı
2 ay önce
-
1 Mart 2023By
Barış Tınay
İBB, İstanbul’un depreme dirençli bir kent haline getirilmesi amacıyla ‘Deprem Bilim Üst Kurulu’nun önerileri, tespitleri ve çözüm yolları doğrultusunda başlattığı seferberlik planını kamuoyu ile paylaştı.
K2 HABER |İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), şehrin depreme dirençli bir kent haline getirilmesi amacıyla başlattığı seferberlik planını kamuoyu ile paylaştı. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin bir millet olarak hepimizi harekete geçirdiğini belirten İmamoğlu, etkinliğin açılış konuşmasında, “Biz de İBB olarak, ilk günden tüm gücümüzle afet bölgesine koştuk. AFAD’ın bizi eşleştirdiği Hatay başta olmak üzere, tüm bölgede arama-kurtarmadan başlayarak, depremle ilgili tüm alanlarda elimizden geleni yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Gücümüz yettiğince, bölgedeki 2000’İ aşkın personelimizle sürdürülebilir şekilde bu zor anlarında afetzedelerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi. “Bu büyük afetin ve afette yaşadıklarımızın hepimize yüklediği çok büyük bir sorumluluk var” diyen İmamoğlu, “Artık hayatımıza eskisi gibi devam edemeyiz. Bu atmosferde, on binlerce canımız hala göçük altındayken, biz normal yaşamımızı sürdüremeyiz. Hepimizin her şeyi yeni baştan düşünmeye ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.
Toplantıya CHP Genel Sekreter Yardımcıları Seyit Torun, Gökçe Gökçen, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, aralarında Prof. Dr. Naci Görür, Prof. Dr. Celal Şengör ve Prof. Dr. Haluk Eyidoğan gibi ülkenin önde gelen yer bilimcileri de katılım gösterdi.
“İBB OLARAK İNİSİYATİF ALIYORUZ, DÜZEN DEĞİŞTİRİYORUZ”
“Eğer bu topraklarda durmadan depremler oluyor, binalar yıkılıyor, insanlarımız ölüyorsa; iktidarı, muhalefeti, bürokratı ve vatandaşıyla birlikte hepimiz, depremi Türkiye’nin birincil sorunu kabul etmeliyiz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bundan sonra deprem tartışması, fay hattı tartışması, deprem nerede olacak, ne zaman olacak, olacak mı, olmayacak mı, hangi büyüklükte olacak tartışmalarını bir tarafa bırakmalıyız. Deprem bu topraklar için bir realitedir. Nokta! Bu topraklarda milyonlarca yıl önce, depremi oluşturan mekanizmalar oluştu; milyonlarca yıl boyunca da var olmaya devam edecek. Depremleri durduramayacağımıza göre, milletçe depremde yıkılmamak için, bir devlet olarak gelecekte de ayakta kalabilmek için, deprem dirençli yerleşim alanları ve deprem dirençli kentler yaratmak zorundayız. Biz, bugün itibariyle İBB olarak inisiyatif alıyoruz, düzen değiştiriyoruz. Düzen değiştirmek, cesaret işidir. Cesur olabilmek için, önce o düzenin bir parçası olmaktan kurtulmak gerekir. İBB, 2019 Haziran’ından bugüne, ‘imar-rant-siyaset’ düzeninin bütünüyle dışındadır. Bu sebeple deprem konusunda en ileri, en cesur adımları atabilecek bir konumdayız. Bu konumumuzun gereğini ilk günden beri yerine getirdiğimiz gibi, deprem konusunda da yerine getirmek için İstanbul olarak ayağa kalkıyoruz. Deprem dirençli İstanbul için, seferberlik başlatıyoruz.”
“ŞİLİ VE JAPONYA’DA NASIL MÜMKÜN OLABİLMİŞSE, İSTANBUL’DA DA MÜMKÜN”
“Peki bu mümkün mü” sorusunu yönelten İmamoğlu, sorunun altını, “Evet; pekala mümkün. Kaliforniya, Meksika, İtalya, Endonezya, Şili ve Japonya’da nasıl mümkün olabilmişse, İstanbul’da da mümkün. İnsanlarımızı korumak için, deprem dirençli kent uygulamasını ilk kez İstanbul’da başarıp, Türkiye’ye örnek olacağız. Hedefimiz bu, seferberliğimizin amacı bu. Deprem, İstanbul için kaçınılmaz bir gerçek ve beka meselesidir. Tarih boyunca İstanbul’u nasıl vurduysa, yine vuracaktır. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Eğer bu topraklarda, millet olarak neslimizi ebediyen yaşatacaksak; kısa, orta ve uzun vadede deprem dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Ve yine kimsenin kuşkusu olmasın bunu başarabiliriz. Bunun için teknik bilgilerimiz, ‘know how’ımız, gücümüz var, irademiz var, finansal gücümüz var. Bu ulusal seferberlikte, devletimizle, hükümetimizle, bilim insanlarımızla, sivil toplumumuzla ve milletimizle birlikte çalışmak ve birlikte başarmak istiyoruz. Başaracağımıza da inanıyoruz” sözleriyle doldurdu.
“GERÇEKÇİ STRATEJİLERE İHTİYACIMIZ VAR”
“Ancak inanmak tek başına yetmez. Gerçekçi stratejilere ihtiyacımız var” diyen İmamoğlu, ihtiyaç duyulanlar listesini, “Kaynağa ihtiyacımız var; çünkü sorunumuz devasa büyüklükte. İşbirliğine ihtiyacımız var; çünkü yapılması gereken çok boyutlu ve çeşitli işler var. Her kesimin harekete geçmesi ve geçirilmesi gerekiyor; çünkü devlet görevlisinden teknik personele, sağlık görevlisinden vatandaşa uzun bir zincirin kırılmadan çalışması gerekiyor. Bilime ihtiyacımız var; çünkü dün olduğu gibi, bilimin söylediklerini görmezden gelerek yolumuza devam edemeyiz. Aşamalandırılmış yol haritasına ihtiyacımız var; çünkü tüm kaynakları belirli bir zaman planına göre sürece dahil etmek zorundayız” şeklinde sıraladı. “Bugün, bu salonda, sizlerin katılımı ve şahitliğinde yeni bir başlangıç yapıyoruz. Deprem ve afetlere karşı bu kadim şehri dirençli bir kent haline getirmek için her şeyi sil baştan başlatıyoruz” diyen İmamoğlu, şöyle konuştu:
İmamoğlu: Gençlerimizi Yurtlardan Çıkarmayacağız
“DEPREM BİLİM ÜST KURULU, 7 ALANDA GENİŞLETİLMİŞ TOPLANTILAR YAPTI”
“Bunları söylüyorum ama şunu da bilmenizi isterim ki, işbaşına geldiğimizden beri yaptığımız pek çok afet hazırlığı çalışmasını ve projesini bir araya getirerek defalarca gözden geçirdik. Bilim çevrelerine bir çağrı yaparak, hızla bir ‘Deprem Bilim Üst Kurulu’ oluşturduk. Bu kurul, ilk toplantısından sonra depremin tüm boyutlarını kapsayan 7 alanda genişletilmiş toplantılar yaptı. Depreme yönelik güçlendirmeden acil yardıma, lojistikten sağlık önlemlerine, semt örgütlenmesinden afet koordinasyon merkezimize kadar tüm boyutları mercek altına aldık. Bugün itibariyle, 7 bilimsel kuruldan gelen değerlendirme raporları elimizde. Kurullarımıza katılan tüm akademisyenlere, uzmanlara ve kurum ve kuruluş temsilcilerine İstanbullular adına buradan teşekkür ediyorum. Ekiplerimiz ve bilim insanlarımız, bundan sonra çalışmalarına devam edecek. Her aşamada çalışmalarımızı gözden geçirip, seferberliğimizin icaplarını yerine getireceğiz. Bugün itibariyle, seferberliğimizin üçüncü aşamasındayız. İBB’de depremle ilgili, ‘Neler yaptık, neler yapıyoruz’u samimi olarak paylaşacağız. Gerçek durumumuz nedir ne boyutta bir sorunla karşı karşıyayız; bunu da paylaşacağız. Göreceğiz ki, yapılması gereken devasa işler var ve işin mali boyutuyla mevzuatıyla İBB iradesinin ötesi bir durum var. Bu durumu dikkate alan bir çıkış yolunu da son bölümde paylaşacağım.”
İBB BÜROKRATLARI EYLEM PLANLARINI ANLATTI
İmamoğlu’nun açılış konuşmasının ardından İBB bürokratları söz alarak, sorumluluk alanlarıyla ilgili çalışmaları kapsayan kısa sunumlar yaptı. Sırasıyla; İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Emrah Şahan (Deprem dirençli İstanbul için ortak akıl), İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökçe (Deprem dirençli İstanbul için mevzuat – Deprem dirençli ulaşım), KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt (Deprem dirençli yapı stoku), İBB Genel Sekreter Yardımcısı Pelin Alpkökin (Deprem dirençli metro ve altyapı), İSKİ Genel Müdürü (Deprem dirençli su hatları), İGDAŞ Genel Müdürü Bülent Özmen (Deprem dirençli doğalgaz hatları), İBB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Prof. Dr. Ayşen Erdinçler (Çevre ve atık yönetimi için seferberlik), İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat (Deprem dirençli tarihi miras için seferberlik) ve İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar (Deprem dirençli konutlar için finansman modeli) konularında sunumlarını gerçekleştirdi.
Bürokratların ardından yeniden söz alan İmamoğlu, “Klasik olarak bu kadar uzun konuşmalardan sonra, ‘Sabrınız için teşekkür ederiz’ denir. Ama ben, sabrınız için bu sefer teşekkür etmeyeceğim. Çünkü, buna sabretmek zorundayız ve bunu ısrarla dinlemek, ısrarla paylaşmak ve ısrarla konuşmak zorundayız. Yani bu konuda sıkılmamalısınız, sıkılmamalıyız. Dönem dönem deprem konusu, televizyonlarda konuşulur ve en az izlenen kısım, o depremle ilgili konuşmaların olduğu kısım olur. Deprem zamanı hariç, normal zamandan bahsediyorum. İşte tam da bunun tersi bir durumu, sürdürülebilir bir biçimde sorumluluk duygusu içerisinde var etmeliyiz” dedi. İstanbul Valiliği’nden dün itibariyle davetler aldıklarını aktaran İmamoğlu, “AFAD bünyesinde toplantılar var. Bu toplantılar ve sonrasında olacak bütün toplantılardan sonra kamuoyunu en üst seviyede bilgilendireceğimizi, söyleyeceklerimiz ve takip edeceklerimiz üzerinden de toplumla iş birliği yapacağımızı şimdiden duyurmak isterim” diye konuştu.
“GELİN, ‘MARMARA DEPREM KONSEYİ’ KURALIM”
“Kahramanmaraş Depremi, bu ülkenin bütün yöneticilerini bir yol ayrımına getirmiştir, getirmelidir” diyen İmamoğlu, “Artık ya hep birlikte harekete geçeceğiz ya da depreme hazırlık konusunda iş birliğine yanaşmayan kim varsa, koltuklarını bırakıp evlerine dönecek. Çok hızlı, çok net, çok kararlı olmak ve hep birlikte harekete geçmek zorundayız. Boş söze kimsenin tahammülü kalmadı. Bu boş sözü ben söylüyorsam, benim için de geçerli. Memleketin hangi makamında bulunan kişi varsa, onun için de geçerlidir. Zaman; somut çözüm, somut öneri ve somut icraat zamanıdır” dedi. İmamoğlu, bu kapsamdaki çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
“Gelin, İstanbul ve bütün Marmara bölgesini depreme hazırlamak üzere bir ‘Marmara Deprem Konseyi’ kuralım. Yıllardır hükümetimize yaptığım çağrıyı, bugün buradan bir kez daha tekrarlıyorum: Bakanlıklar, valilik, İBB, ilçe belediyeleri, ilgili sektörlerin meslek grupları, STK’lar ve üniversitelerle birlikte bir oluşum planlayalım. Hükümetin ve Marmara bölgesindeki tüm yerel yönetimlerin uzlaşmasıyla oluşacak bu saygın ve güçlü konseye, gerekli özerkliği ve uygun çalışma koşullarını sağlayalım. Onlar, bize ortak akılla bir yol haritası hazırlasınlar. Mühendisliğinden planlamasına, lojistiğinden sağlık stratejisine, sosyal alanda yapılması gerekenlerden yönetsel-hukuki boyutlara kadar her düzeyde yapılacak işler bilimsel yaklaşımla tanımlansın. Hangi kurumun ne düzeyde görev alacağını belirleyelim ve hızlı bir süreç işletelim. İstanbul ve Marmara deprem seferberliğini bilimsel, planlı ve kararlı adımlarla başlatalım. İBB böyle bir organizasyon içinde üzerine düşen her görevi sonuna kadar yapmaya hazırdır. Çünkü, bu en doğru ve en sağlıklı yoldur.”
Türkiye’de Yaşanan En Büyük Depremler
“BÜTÇEMİZİ REVİZE EDECEĞİZ”
İBB olarak harekete geçmek için ideal koşulların oluşmasını beklemediklerine vurgu yapan İmamoğlu, “Uzmanlarla birlikte hazırladığımız ‘Deprem Eylem ve Müdahale Planı’yla birlikte, deprem hazırlıklarımızı bugünden itibaren daha ileri bir aşamaya taşıyoruz. Bu hareket planına uygun olarak, afet hazırlık dahil, bütçemizi revize edeceğiz. Ne kadar artırabiliyorsak, zaruri harcamalarımız bir yana konulmak şartıyla, deprem için ayıracağız. Önümüzdeki 3 ayda, içerisinde enerji, su, barınma ve atık gibi kritik ihtiyaçların hazır olduğu 30 deprem parkını daha halkımıza kazandıracağız. Tahliye yollarındaki güçlendirme faaliyetlerimiz ile afete müdahalenin etkin olmasını sağlayacağız. Birçok alanda mevzuat çalışmaları öneriyoruz. Yaklaşık 1,5 yıldır ‘İstanbul İmar Yönetmeliği’nin yenilenmesi üzerine çalışıyoruz. Belirli büyüklüklerdeki parsellere deprem konteynırı koyulması, çıkmaların sınırlandırılması, deprem izolatör sistemlerinin yapılarda kullanılmasının teşviki, dönüşüm amaçlı çatıların bağımsız bölüm olarak iskanı, açık alan ve yeşil alanlarda afet öncelikli altyapı hazırlıklarının yapılması gibi hususlar İstanbul’u afetlere hazırlamak anlamında önemli bir rol üstlenecektir” diye konuştu.
“MALİYETİNE GÜÇLENDİRME YAPACAĞIZ”
İstanbul İmar Yönetmeliği’nin revizyon çalışmasını bu ay itibariyle İBB Meclisi’ne sunacaklarını altını çizen İmamoğlu, “Bu noktada önemli bir başlık da yapıların, iskan-yapı kullanım izni verildikten sonra, belirli periyotlarda denetlenmesi konusunun bir an önce hayata geçirilmesidir. Bunun mutlaka imar mevzuatı içerisinde yer alması gerekmektedir. Tüm ilçe belediyelerimizle gerekli yazışmaları yaptık ve onları ortak eylem planı oluşturmaya davet ettik. Şayet ruhsatlı, iskanlı bir binaya sonrasında herhangi bir müdahale edilmişse, bu bir suçtur ve bizler kamusal sorumluluğumuz ile bu suça meydan vermeyeceğiz. Güçlendirme çalışmalarımıza, Meclis’e sunduğumuz yönetmelik önerisi ile başladık. ‘İstanbul Güçleniyor’ sistemi kuruyoruz. Bu sistem ile hızlı taramaya başvuran ve güçlendirme önerisi alan binalardan başlayıp maliyetine güçlendirme yapacağız. Kısmi ve kapsamlı güçlendirmeye ilişkin ayrı bir yönetmelik hazırlıyoruz. Bu yönetmelikte riskli bina analizi ve hızlı bina taraması sonuçlarına göre, güçlendirme kapsamında olacak yapılar için yapım süreci ve finansman modelleri tarif edeceğiz. Hızlı taramayı yaygınlaştıracağız” bilgilerini paylaştı.
“HIZLI TARAMA SİSTEMİNE BAŞVURAN SAYISI 110 BİNİ GEÇTİ”
Kahramanmaraş Depremi sonra hızlı tarama sistemine başvuran sayısının 110 bini geçtiğini aktaran İmamoğlu, “Bu konuda hızlı hareket edebilmek ve bu işi yaygınlaştırmak için, meslek odaları ve ilgili paydaşlarla birlikte ilerleyeceğimiz bir protokol yaptık. Bu sürecin daha da yaygınlaştırılması için, merkezi idare tarafından mevzuat çalışması yapılmasını öneriyoruz. Ruhsatsız, iskansız binalar ile ilgili acilen bir arada çalışmaya koyulmalıyız. Bütüncül konut politikaları yaklaşımı dahilinde, Mart ayında, kendi mülkiyetimizde bulunan proje ve ruhsatlandırma süreci bitmiş alanlarda, ilk etapta 5.000 birimlik sosyal kiralık konut ve ödenebilir sosyal konut yapımının temelini atıyoruz. Orta vadede, 10 bin konutun daha inşa sürecini başlatacağız. Toplanma alanları ve geçici barınma alanlarında su deposu, foseptik çukuru, güneş paneli, alet ve gereç dolabı, çöp toplama alanı, çadır yerleşim alanı gibi tüm detayları planlıyoruz. Lojistik merkezlerimizi belirledik, ihtiyaçlarımızı tespit ettik. İstanbul’un mevcutta sahip olduğu, AFAD’ın belirlediği 2.450 hektar alanı, 2,2 kat artırarak, 7.850 hektara çıkartacağız” dedi.
“4,5 MİLYON VATANDAŞ İÇİN GEÇİCİ BARINMA ALANLARI HAZIRLAYACAĞIZ”
Avrupa ve Anadolu yakalarında 4,5 milyon vatandaş için geçici barınma alanlarını hızla hazırlayacaklarını belirten İmamoğlu, “Toplanma alanları, geçici barınma alanları ve 1. derece tahliye koridorları imar planlarına işlenecektir. Bunlarla ilgili plan değişikliği ve plan tadilatları yapılmayacaktır. Alt yapı çalışmalarının geliştirilmesi ve hızlanması için, merkezi yönetim desteği ve finansal desteğe ihtiyaç bulunmaktadır. Bunu ısrarla talep ediyoruz. Afet anında ışıklandırma eksikliğinin önemini, geçtiğimiz depremde tekrar gördük. Elektrik ile ilgili projelendirmeye başlıyoruz. Ana arterlerde, peyder pey güneş enerjili sokak lambası projeleri gerçekleştireceğiz. İletişimin kesilmemesi, elektrik sıkıntısı yaşanmaması için kamu binalarında, gemilerde mobil baz istasyonlarının kurulması, toplanma alanlarında şarj ünitelerinin hazır edilmesi projelerimizi gerçekleştireceğiz. Erken uyarı konusunda, 50 kilometre uzunluğunda fiber optik tabanlı erken uyarı sistemimizi geliştiriyoruz. Bu hat üzerindeki 5.000 sensör ve geliştirilecek olan yapay zeka sayesinde, depreme yönelik hazırlığımızı ve müdahalemizi en üst düzeye çekeceğiz” diye konuştu.
“BEDELLİ ASKERLİK YAPACAK İNSANLARA AFET GÖNÜLLÜSÜ EĞİTİMİ VERİLSİN”
İstanbul’un her mahallesinde etkili arama-kurtarma ekipleri oluşturmak üzere bir proje başlattıklarını kaydeden İmamoğlu, “İstanbul İtfaiyesi’nde, ilçe belediyelerinin koordinasyonunda eğitimler verip, gerekli ekipmanı eğitimli kişilere sağlayacağız. Meslek örgütleriyle yapacağımız protokol ile 5 bin tane meslek insanını yetiştirip, ilgili ekipmanlarıyla tüm mahallelerde hazır edeceğiz. Bu yapacaklarımız, İstanbul’un depreme hazırlığında çok önemli bir aşamayı daha geride bırakmamızı sağlayacak ama maalesef ‘çürük binalar’ üreten bu düzeni değiştirmeye yetmeyecektir. Bunun için, TBMM’nin ve merkezi yönetimin atması gereken hayati adımlar vardır. Birçok kurumun bu konuda hazırlıklı olması ve sadece İstanbul’a dahil değil, yakın bölgedeki birçok şehirde yine bu anlamda gönüllülerin tanzimi ve yetiştirilmesi konusunda hızlı ve etkin bir çalışmanın ortaya konulması şarttır. Örneğin; yoğun bir şekilde son dönemde bedelli askerlik hakkının açıklandığı ve oluşturulduğu bir ortamda, 1 aylık askerlik yapan insanlara sadece afet gönüllüsü eğitimi verilse bile, önemli bir adım olduğunu buradan duyurmak istiyorum. Sadece askerlik görevini yapan Mehmetçiklerimiz değil, bu süreçte 1 aylık dönemde dahi afet gönüllüsü eğitimini alan yüz binlerce insanımızın yüzde 30’un, 40’ını bu sürece katabilirsek ülke çapında ne büyük kazanım olduğunu hepinize hatırlatmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
“HER İMAR AFFI TEKLİFİNİ, GELECEĞİMİZ İÇİN BİR İHANET GİBİ GÖRMELİYİZ”
“Bu süreçte, İstanbul’a özel kanun çıkarılması bir zorunluluktur” diyen İmamoğlu, “Ama tüm ülke için de imar aflarını artık geri dönmemek üzere, hayatımızdan sonsuza kadar çıkarmalıyız. Bu ülkede bundan böyle her imar affı teklifini, geleceğimiz için bir ihanet gibi görmeliyiz. Dahası, imar aflarının yasaklanmasına ilişkin anayasal düzenleme yapmalıyız” şeklinde konuştu. “Yapı denetimi ve müteahhitlik sistemini baştan aşağı yenilemeliyiz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Denetim faaliyetleri, içerisinde güçlü yerel yönetimlerin, meslek odalarının yer aldığı bir yapıyla, kamusal bir hizmet olarak sunulmalıdır. Tüm yapıların deprem güvenlik sertifikasının belediyelerce çıkarılarak, gerek yapı üzerinde ve gerekse dijital ortamda açık veri olarak, toplumun her bir ferdinin görebilmesine izin verecek bir düzenleme yapmalıyız. Öncelikle ruhsatsız binalardan başlayarak, binaların 6 ay içerisinde güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması için ruhsat alması zorunlu hale getirilmelidir. 1 yıl içerisinde de güçlendirme veya yeniden yapılmasına yönelik inşaat başlatılmalıdır. İmar planlarında, ‘toplanma alanı ve kent içi park alanı, sağlık alanı, eğitim alanı, itfaiye alanı’ olarak belirtildiği halde, üzerinde bina bulunan yerlere yönelik, ‘Acil Kamulaştırma Programı’ hayata geçirilmelidir. Artık İstanbul’un her bir metrekaresinde üretilecek konutun, İstanbul’un depreme hazırlıklı olabilmesi adına bir amacı olması gerekmektedir. Sosyal konut üretiminden, ödenebilir konuta, boş konutların kullandırılmasından kira politikalarına kadar bütüncül bir yaklaşım dahilinde hareket edilmezse, İstanbul hiçbir şekilde depreme dayanıklı hale gelemez. Bütün bu konularda somut çalışma ve önerilerimiz vardır. Bugün, ülkemizde imar düzenlemeleriyle ilgili cari 25 yasa, 11 yönetmelik bulunuyor. Ve uygulamada 19 farklı kurum yetkilidir. Bu karışıklığı önlemekle bile süreçler hızlanabilir.”
“SİYASETİN TOPLUMUN ÇOK GERİSİNE DÜŞTÜĞÜNE ŞAHİT OLDUK”
“Yaşadığımız yıkıcı afet, devlet yönetimi ve siyasetin esaslı bir değişimden geçmesi gerektiğini gösterdi” diyen İmamoğlu, “Kurumların krizlerde hemen harekete geçecek kadar inisiyatif sahibi olduğu, her adımında vatandaşına şeffaflıkla hesap veren, yerel yönetimleri güçlendirilmiş, katılımcı, iş birliği kültürü gelişmiş bir devlet anlayışını acilen hayata geçirmeliyiz. Toplum, afetle birlikte tüm sorunlarını bir tarafa bırakarak, güçlü bir dayanışma ortaya koyarken, iktidarı ve muhalefetiyle tüm siyaset ‘zor zamanda kenetlenme’ görüntüsü veremedi. Ne acıdır ki, siyasetin toplumun çok gerisine düştüğüne şahit olduk. Bu nedenle Türkiye siyasetinin gerçek manasıyla çoğulcu olmasını sağlamak için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Zira yaklaşmakta olan Marmara depremi, sadece İstanbul’u ya da Marmara Bölgesi’ni tehdit etmiyor. Türkiye’yi ve Türkiye’nin geleceğini, ekonomisini, dünyadaki yerini de tehdit ediyor. Unutmamalıyız ki, yaklaşan tehlike, milli güvenliğimizi tehdit edecek seviyede bir afettir” uyarısında bulundu.
“YENİ BİR MERKEZİ HÜKÜMET-YEREL YÖNETİM-SİVİL TOPLUM İŞ BİRLİĞİ İNŞA ETMEMİZ GEREKİYOR”
“İstanbul depreminden yıkılmadan, depreme yenilmeden çıkmak için yeni bir merkezi hükümet-yerel yönetim-sivil toplum iş birliği inşa etmemiz gerekiyor. Bunun için yeni bir siyaset, dinç ve taze bir sistem kurmamız gerekiyor. Bu artık, yaşamsal bir zorunluluktur” diyen İmamoğlu, birlikte çözülmesi gereken konuları şöyle sıraladı:
“Marmara Deprem Konseyi’nin kurulması. İBB deprem bütçesinin revizyonuna destek. İstanbul’un depreme dirençli hale getirilmesi için mevzuat çalışmalarının yapılması. Yapı güçlendirme konusuna ilişkin yasal düzenleme için, merkezi yönetimle iş birliği ve finans desteği. Hızlı tarama yönteminin, mevzuata konarak yaygınlaştırılması. Boş konutların kullandırılması programına ilişkin yasal, yönetsel düzenlemeler. Deprem sonrası toplanma ve geçici barınma alanlarının tam donanımlı bir şekilde fiziki altyapılarının geliştirilmesi için merkezi idare ile eşgüdüm. İstanbul’un iletişim, elektrik, enerji gibi tüm altyapı sistemlerini depreme dirençli hale getirmek için, ilgili aktörlerle birlikte çalışma. İstanbul özelinde yasa çalışması.”
‘Depreme Hazırlanmak Yerine, Kaynakları Kanal’a Harcamak Aymazlıktır’
“KAYITSIZ ŞARTSIZ BİR İŞ BİRLİĞİ ÇAĞRISIDIR”
İlgili tüm kişi, kurum ve kuruluşa yönelik yaptığı seferberlik çağrısını yineleyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Kayıtsız şartsız bir iş birliği çağrısıdır. Milli Savunma Bakanlığı’ndan İçişleri Bakanlığı’na, Şehircilik Bakanlığından Ulaştırma Bakanlığı’na kadar tüm bakanlıklarımıza bir çağrıdır. Özellikle Marmara’daki tüm yerel yönetimlere, 39 ilçe belediyemize mülki ve askeri idarelere, meslek odalarımıza, iş dünyası örgütlerine ve her ölçekten ilgili tüm kurumlarımıza, şirketlerimize çağrıdır. Doğrusu depreme hazırlık ve İstanbul’un deprem dirençli bir şehir olması yolunda işbaşına geldiğimizden beri defalarca seferberlik çağrısı yaptık. Bu seferberlik davetimize icap etmeyenleri, tekrar tekrar davet ediyoruz. Kahramanmaraş depremi, istisnasız hepimiz için bir milat olmalıdır. Artık daha fazla bu konudaki sorumlulukları ihmal edemeyiz. Edersek, bu kez fatura çok daha yüksek olur. Artık eski siyaset tarzını terk etmeliyiz. Binaları yerinde dönüştürmek ve insanlarımıza yerlerinde güvenli konutlar kazandırmak, güçlendirmek yerine, adeta ev taşır gibi, milyonlarca konutu yeni alanlara taşıyacağım lafları bu şehri batırır. Vatandaşla konuşmadan, bilimin sesine ve ortak akla kulak vermeden iş yapılamaz.”
“GELİN CANLARIMIZI BİZDEN KOPARAN BU DÜZENİ HEP BİRLİKTE DEĞİŞTİRELİM”
“Yerel yönetimlerle iş birliği yapmadan, oldu-bittiye getirme yöntemlerinden, seçim vaadi gibi konuşmalardan vazgeçelim” diyen İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Biz, bugün itibariyle, İstanbul’u depreme dirençli bir kente dönüştürme konusunda kararlıyız, cesuruz. Biz, artık duramayız. Hepimiz biliyoruz ki; İstanbul durursa, Türkiye durur. İstanbul durursa, Türkiye diz üstü çöker. Bizim için bu, bir başlangıç. Bu amaçla, bugün itibariyle sahaya çıkıyoruz. 15 gün sonra güçlendirme başvurularını almaya başlıyoruz. Perşembe günü mahalle aralarına giriyor ve yıkımlarımıza devam ediyoruz. Nisan’da tekrar bir araya geleceğiz ve afet eylem planımızın detaylarını sizlerle paylaşacağız. Toplantılarımıza gelinmese de biz, tüm kurumlarımızın toplantılarına tam motivasyonla katıldık, katılmaya devam edeceğiz. Gelin, şehirlerimizde ağır ağır, sinsi sinsi katliamlar üreten, canlarımızı bizden koparan bu düzeni hep birlikte değiştirelim. Şimdi başlayıp, 5 yıllık plan, 10 yıllık plan ve 20 yıllık planla, tüm kentlerimizi deprem dirençli kent haline getirelim. Kaderimiz, bu topraklarda yükselip, depremle yıkılıp giden diğer medeniyetlerin kaderine benzemesin. Yaşadığımız bu kadim kenti, depreme dirençli bir şehir haline getirmek için başlattığımız seferberliğin İstanbullular adına hayırlı sonuçlar getirmesini diliyor, saygılarımı sunuyorum.”

Beşiktaş Belediyesi bu yıl da 2022 Avrupa Demokrasi Haftası ”Yılın Partner Kuruluşu” unvanını almaya hak kazandı.
K2 HABER | Beşiktaş Belediyesi 2019’dan itibaren başladığı yeni çalışmalar ile Avrupa Konseyi tarafından koordine edilen Avrupa Yerel Demokrasi Haftası (European Local Democracy Week – ELDW) kapsamında, ”Çevreyi korumak: Yerel Yönetimler Harekete Geçiyor” teması ile “Yılın Partner Kuruluşu” unvanına layık görüldü.
Avrupa Yerel Demokrasi Haftası 2022 yılı içerisindeki etkinliklerin ve tecrübelerinin paylaşıldığı yıllık koordinasyon toplantısı dün Avrupa Konseyi’nde gerçekleşti. Toplantı kapsamında Türkiye, Lüksemburg, Portekiz, Litvanya, Ukrayna, Romanya, Malta ve Sırbistan’dan Avrupa Konseyi’ne üye 21 belediye ödül almaya hak kazandı.
Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Kongresi Başkanı Mathieu Mori tarafından yapılan açılışta Türkiye’de yaşanan deprem felaketinde hayatını kaybedenler için Avrupa Konseyi’nin taziyeleri iletildi. Mori’nin konuşmasının ardından katılımcı yerel yönetimlerin sunumlarına geçildi.
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın ülkemizde yaşanan deprem felaketi yardım koordinasyonunda aktif görevde olduğu için katılamadığı toplantıya Beşiktaş Belediyesi Dış İlişkiler Müdürlüğü Yöneticisi Pınar Çakmak katıldı.
Beşiktaş Belediyesi; Organik Atıklar Doğa ile Buluşuyor uygulaması, İngilizce Konuşma Kulubü, 5. Ekolojik Yıkımla Mücadele Şenliği, Ambalaj Atıklarının Kaynağında Ayrı Toplanması, AB Erasmus+ Projeleri, Öğrenci’Ye uygulaması, 65+ Dijital Okuryazarlık Eğitimi, Beşiktaş Uluslararası Toplantısı ve Paydaş Buluşmaları gibi 2022 yılında gerçekleştirdiği yerel demokrasiyi güçlendiren ve örnek gösterilen faaliyetlerle Avrupa Yerel Demokrasi Haftası Yılın Partner Kuruluşu ödülüne layık görüldü. ELDW Sözcüsü Bryony Rudkin tarafından yapılan çalışmaların niteliği ve kapsayıcılığı övgü aldı.
ELDW 2023-2024 teması ise ‘’Yerel topluluklar: Demokratik Dayanaklılığı Ön Plana Çıkarmak’’ oldu.
Yerel
Beşiktaş Akademi’de Depremzede Öğrenciler İçin Eğitimler Başlıyor
2 ay önce
-
20 Şubat 2023By
Barış Tınay
Beşiktaş Belediyesi, depremzede öğrencilere yönelik ücretsiz kurs ve eğitimler düzenliyor. Kahramanmaraş merkezli ve 10 ili etkileyen depremlerin ardından eğitimlerine ara vermek zorunda kalan öğrencilere, Beşiktaş Akademi bünyesinde destek sağlanacak.
K2 HABER | Depremin ilk gününden bu yana tek yürek olan Beşiktaş Belediyesi, depremzedelere yönelik yardım faaliyetlerini sürdürüyor. Şimdiye kadar 65 adet yardım tırı, Beşiktaş Kaymakamlığı ve AFAD koordinasyonunda deprem bölgesine gönderildi. Ayrıca eğitimleri aksayan depremzede çocuklar için de Beşiktaş Akademi bünyesinde özel eğitim programları oluşturuldu.
İlçemizde farklı mahallelerimizde misafir etmeye başladığımız depremzede vatandaşlarımızın tüm ihtiyaçlarıyla düzenli olarak ilgileniyor, kentimizin desteğiyle yaralarımızı birlikte sarıyoruz.
Güncel ihtiyaç listemiz: https://t.co/9eRLBLUyxg pic.twitter.com/7F76LXEL7T
— Rıza Akpolat (@RizaAkpolat) February 20, 2023
Detaylar
Eğitimlerden faydalanacak öğrencilerin Beşiktaş ilçesinde ikamet etmesi gibi bir şart aranmayacaktır.
Ders kitaplarının tamamı Beşiktaş Akademi tarafından temin edilecektir.
Eğitimlerin yanı sıra öğrencilerimiz için kültür sanat kursları da düzenlenecektir.
Başkan Rıza Akpolat: ‘Beşiktaş’ın En Büyük İkinci Markasını Yaratacağız’
Eğitim ve Kurs Takvimi
7 ve 8. Sınıflar için LGS Hazırlık Kursları
11, 12 ve Mezun Sınıflar için YKS Kursları
Deneme Sınavları
Birebir Etütler
Sınıf Etütleri
Rehberlik Çalışmaları
*Hafta içi 9.00-16.00 arası mezun guruplarla dersler ve birebir etütler, hafta sonu 2. sınıftan 6. sınıfa kadar öğrencilerle takviye İngilizce ve matematik dersleri yapılacaktır.
Detaylı Bilgi ve Başvuru: Beşiktaş Akademi
Adres: Dikilitaş Mah. Ayazmadere Cad. Akşit Plaza No:12/5 Beşiktaş
Tel: 0212 236 36 77 / 0534 501 81 44

İzmir Büyükşehir Belediyesi bir yılda 10 Buca Cezaevi alanı kadar yeşil alanı kente kazandırdı. Belediye Başkanı Tunç Soyer, doğayla uyumlu bir yaşam hedefi doğrultusunda Türkiye’ye örnek projeler hayata geçirmeye devam edeceklerini belirterek “Çünkü biz doğanın bir parçasıyız. Doğadan uzaklaştıkça kendimizden de, birbirimizden de uzaklaşıyoruz” dedi.
K2 HABER | İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in doğayla uyumlu bir yaşam hedefi doğrultusunda kentin yeşil varlığı artırıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen çalışmalar sonucunda 100 milyonluk yatırımla yaklaşık 10 Buca Cezaevi alanına denk gelen 716 bin 192 metrekarelik yeşil alan İzmir’e kazandırıldı.
Tunç Soyer: ‘Doğanın parçasıyız’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “İklim Eylem Planı ve Yeşil Şehir Eylem Planı’nın özeti niteliğindeki Doğayla Uyumlu Yaşam Stratejimiz, İzmir’in bu alandaki tüm eylemlerini bütünleştiren bir yol tarif ediyor. Bu strateji doğrultusunda kentte yeşil altyapının artırılması için Türkiye’ye örnek birçok projeyi hayata geçirmeye ve sürdürmeye devam edeceğiz. Afetlere ve salgınlara dirençli olmanın tek yolu, doğayla uyumlu bir yaşam sürmek. Çünkü biz doğanın bir parçasıyız. Doğadan uzaklaştıkça kendimizden de, birbirimizden de uzaklaşıyoruz” dedi.
İzmir’in ‘Kanal İstanbul’ Projesine Karşı 4 Bin İmza Toplandı
145 bin bitki desteği
İzmir Büyükşehir Belediyesi 2022 yılında İzmirlilerin doğa ve ormanla bütünleşeceği “Yaşayan Parklar” projesi kapsamında Olivelo Yaşayan Park Projesi, Türkiye’nin ilk bahçesi hortikültürel terapi alanı olan İnciraltı Bahçesi, “CittaSlow Sakin Mahalle” projesi kapsamındaki Demirköprü ve Agora Park çalışmaları başta olmak üzere çok sayıda yatırımı hayata geçirdi. Yıl boyunca yeni oluşturulan yeşil alanların yanı sıra bakım-onarım çalışmaları kapsamında da 30 Ekim depreminde zarar gören 12 park başta olmak üzere birçok mevcut park yenilendi. Ayrıca çocukların çok daha sağlıklı ve güvenilir koşullarda oynayabilmesi için 12 ilçedeki 56 noktada çocuk oyun alanları yenilendi. Talepler doğrultusunda eğitim kurumları da dahil olmak üzere kamu kurumu ve sivil toplum kuruluşlarına yıl içerisinde yaklaşık 145 bin bitki desteği sağlandı.
İki aşaması biten Flamingo Doğa Parkı’nın üçüncü aşaması için çalışmalar sürüyor. Fırat Fidanlığı Yaşayan Parkı, Çiğli Atatürk Mahallesi Parkı ve Bayraklı Körfez Mahallesi Parkı’ndaki çalışmalar ise bu yıl tamamlanacak.

Beşiktaş Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde, Beşiktaş’ın Konaklar Mahallesinde bulunan atıl alanı çevre düzenlemesi yapılarak ‘Konaklar Kent Parkı’ adıyla hizmete açıldı. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat; “Beşiktaş’ta atıl bulunan kamu alanlarını betona değil yeşile dönüştürüyoruz” diyerek haberi komşularıyla ve İstanbullularla paylaştı.
K2 HABER | Beşiktaş’ta atıl alanda bulunan kamusal alanlar yeşil alana dönüşmeye devam ediyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beşiktaş Belediyesi el ele vererek, Konaklar Mahallesi’nde bulunan 22.500m2 atıl alanı, yapılan çevre düzenlemeleri sonrasında yeşil alana çevirdi. “Konaklar Kent Parkı” adıyla hizmete açılan parkta 650 metrelik yürüyüş yolu, çocuk oyun ve egzersiz alanı bulunuyor.
Başkan Akpolat: Betona Değil, Yeşile Dönüştürüyoruz
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Konaklar Kent Parkı’nın hizmete başladığını şu sözlerle duyurdu:
“Beşiktaş’ta atıl bulunan kamu alanlarını betona değil yeşile dönüştüyoruz. Belediyemiz ve İBB’nin ortak mülkiyeti olan alanı Başkanımız Ekrem İmamoğlu ile birlikte Konaklar Kent Parkı’na dönüştürdük. İstanbul’umuza hayırlı, uğurlu olsun.”
Başkan Rıza Akpolat: ‘Beşiktaş’ın En Büyük İkinci Markasını Yaratacağız’
‘Mahallenin Parka İhtiyacı Vardı’
52 yıldır Konaklar Mahallesinde yaşayan Tüten Gültay mutluluğunu şu ifadelerle dile getirdi: “Ben bu mahallenin 52 senelik yaşayanı olarak böyle bir parka sahip olacağımız için çok mutluyum, çünkü çok ihtiyaç vardı. Birkaç tane daha parkımız var ama burası çok metruk bir alandı, çok güzel bir park haline geldi. Çok güzel bir alan, faydalanacağımız bir park oldu.’’
Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği 2. Sınıf öğrencisi Alperen Çağlar: “Ben çok beğendim. Burada zaten böyle bir eksiklik vardı park olarak, küçük parklar vardı. Bu park çok geniş ve spor anlamında da gerçekten çok gelişmiş buldum, mahalle için de çok önemli oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.”
Mahalle sakini İdil Özçubukçu parkın sosyalleşmek için iyi bir fırsat olduğunu belirterek sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bence parkın yapılması güzel oldu. Sonuçta yeşil bir alan ve önümüze bir sürü imkan çıktığını düşünüyorum. Sosyalleşmek, spor yapmak, vakit geçirmek, temiz hava almak için daha fazla yeşillik alan her zaman güzeldir.”
Başkan Akpolat: ‘Ortaköy Vadisi Projesini Hayata Geçireceğiz’

Beşiktaş Belediyesi, 2023’e Barbaros Meydanı’nda düzenlenecek Murat Boz konseriyle merhaba diyecek.
K2 HABER | Beşiktaş, sanatçı Murat Boz ile 2023’e merhaba demeye hazırlanıyor. 31 Aralık akşamı gerçekleşecek konsere tüm İstanbulluları ve Beşiktaşlı komşularını davet eden Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat; “2022 yılına veda ederken yeni yılın coşkusunu hep beraber Barbaros Meydanı’nda yaşayalım’’ dedi.
Beşiktaş Belediyesi, yeni yıl kutlamaları kapsamında ilçede çeşitli etkinlikler düzenliyor. Beşiktaş’ın tüm cadde ve sokakları yeni yıl konseptiyle süslenirken, 31 Aralık’ta unutulmaz bir yılbaşı akşamına hazırlanıyor.
Başkan Rıza Akpolat: ‘Beşiktaş’ın En Büyük İkinci Markasını Yaratacağız’
Özel Yılbaşı Korteji Düzenleniyor
Saatler 18.00’ı gösterdiğinde 2023’e özel yılbaşı korteji düzenlenecek. Ardından saat 21.00’da Barbaros Meydanı’nda gerçekleşecek Dj performanslarıyla, yeni yılın heyecanı tüm Beşiktaş’ı ısıtmaya başlayacak.
Saatler 23.00’ı gösterdiğinde ise pop müziğin sevilen isimlerinden Murat Boz Akmerkez’in katkılarıyla Barbaros Meydanı’nda sahne alarak, Beşiktaşlı vatandaşlarla birlikte 2023’e merhaba diyecek.
Gün boyu sürecek etkinliklere Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat da katılacak.
Başkan Akpolat: ‘Ortaköy Vadisi Projesini Hayata Geçireceğiz’
Yerel
Beşiktaş Belediyesi’nden Açıklama: Mevcut Yönetimle İlgisi Yoktur
4 ay önce
-
15 Aralık 2022By
Barış Tınay
Beşiktaş Belediyesi bazı basın yayın organlarında ‘Beşiktaş Belediyesi’ne operasyon’ başlıklı haberlere ilişkin bir açıklama yayımladı. Belediyeden yapılan açıklamada, haberlere ilişkin sürecin 2014-2018 yılları arasını kapsadığını ve mevcut yönetimle bir ilgisinin bulunmadığını belirtildi.
Beşiktaş Belediyesi’nden yapılan açıklama şu şekilde:
Değerli Beşiktaş Halkına ve Kamuoyuna;
Bugün çeşitli basın yayın organlarında “Beşiktaş Belediyesi’ne operasyon” başlıklı bazı haberler yer almaktadır. Bu haberler 2014 ve 2018 yılları arasında başlatılan bir sürece ilişkin olup, belediyemizin mevcut yönetimi ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
Belediyemiz tüm yöneticileri ve birimleri ile görevinin başındadır. Yasalara, mevzuata ve hukuka uygun bir şekilde Beşiktaş halkına hizmet sunmaya devam etmektedir.
Kamuoyunun bilgilerine sunarız.
T.C. Beşiktaş Belediyesi
Değerli Beşiktaş Halkına ve Kamuoyuna pic.twitter.com/kAIEdsmRV2
— Beşiktaş Belediyesi (@BesiktasBel) December 13, 2022
Yerel
Seferihisar’da ‘Turuncu Mucize’ Mandalina Şenliği Başladı
5 ay önce
-
20 Kasım 2022By
Barış Tınay
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, Seferihisar Belediye Başkanlığı döneminde 2009 yılında yeniden başlattığı Seferihisar Mandalina Şenliği, 22. kez renkli görüntülerle başladı. Seferihisar Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde mandalina üreticileri için önemli projeler ortaya koyduklarını ifade eden ve Mandalina Şenliği’nin önemine vurgu yapan Başkan Tunç Soyer, “Küçücük mandalina sadece yiyenlere sağlık, gıda olmuyor. Aynı zamanda üretenlere ekmek, barınma, gıda, sağlık hizmetleri için gelir yaratıyor. Biz bu yüzden mandalinaya turuncu mucize dedik” dedi.
K2 HABER | Seferihisar Belediye Başkanı olduğu dönemde Mandalina Şenliği’ni yeniden başlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ilçede düzenlenen şenliğin 22’ncisinin mutluluğuna ortak oldu. Mandalina işleme ve paketleme tesisi satın alan, coğrafi işaret kazandıran, vahşi sulamanın önüne geçen, jeotermal enerji ile kurutma tesisi kurarak mandalina kurusu yapılmasını sağlayan, mandalina kurusu ile dünyayı tanıştıran, ulusal ve uluslararası fuarlarda tanıtımına vesile olan Başkan Tunç Soyer, Seferihisarlılar tarafından ilgiyle karşılandı. Atatürk Halk Eğitim Merkezi önünden başlayan korteje Başkan Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer ile Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin ile Fatma Yetişkin, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş ile eşi Selma Eriş, eski CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Şükran Nurlu ile Ertuğrul Tu gay, Seferihisar Belediyesi Başkan Yardımcıları Yelda Celiloğlu ile Nuriye Hepterlikçi, CHP Seferihisar İlçe Başkanı Senem Gürer Solak, İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları, siyasi parti temsilcileri, muhtarlar, meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı. Vatandaşların da katılımıyla renkli görüntülerin oluştuğu kortej, Seferihisar Kapalı Pazar Yeri’nde sona erdi.
Soyer: ‘Mandalina ve Üreticisine Hak Ettiği Değeri Verecek Çalışmalar Yaptık’
“Seferihisarlı kardeşlerim hepinizi özlemle, sevgiyle kucaklıyorum” diyerek sözlerine başlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, mandalina bahçelerini hep hayranlıkla izlediğini söyledi. Mandalinanın bir mucize olduğunu söyleyen Başkan Tunç Soyer, “Gerçekten aslında bir mucizedir. Bizler derya içinde olup deryayı bilmeden yaşayan balık misali yaşadığımız için bir kez daha hatırlatmak istedim. Bizler bu mucizeye ev sahipliği yapıyoruz. Küçücük mandalina sadece yiyenlere sağlık, gıda olmuyor. Aynı zamanda üretenlere ekmek, barınma, gıda, sağlık hizmetleri için gelir yaratıyor. Biz bu yüzden mandalinaya turuncu mucize dedik. Mandalinaya ve üreticisine hak ettiği değeri verecek çalışmalar yaptık” dedi.
Soyer, 2009’da Mandalina İçin Yapılan Projeleri Anlattı
2009 yılında Seferihisar Belediye Başkanlığı görevindeyken mandalinanın üreticiyi büyütmesi amacıyla yaptıkları çalışmaları anlatan Başkan Tunç Soyer, “İlk kez mandalina festivali yapmaya karar verdik. Bunun farkındalığını artırmak istiyorduk. Yaklaşık 40 yıl önce yapılmış bu topraklarda mandalina festivali, 2009’da tekrar başlattık. Çünkü 70 senedir bu topraklarda insanlar bununla yaşıyor. Önemini, anlamını daha iyi anlatmamız lazım dedik. Önce festivalle beraber İşleme ve Paketleme Tesisi satın alarak kurduğumuz Mandalina Birliği’nin kullanımına tahsis ettik, üreticimizle buluşturduk. Sonra coğrafi işaretini aldık, kuraklıkla mücadele için ilk tedbirleri alan belediye olduk. Barajdan gelen suyu, vahşi sulamayı akıllı sayaçlarla buluşturup hem daha adil ücretlendirme hem de daha sağlıklı kullanılmasını sağladık ülkemize örnek olduk. Jeotermal enerji ile kurutma tesisi kurarak mandalina kurusu yapılmasını sağladık, mandalina kurusu ile dünyayı tanıştırdık. Ulusal ve uluslararası fuarlarda tanıtımını sağladık. Başka Bir Tarım Mümkün vizyonumuzun iki temel ilkesi olan iklim değişikliği yani kuraklık ve yoksullukla ilgili mücadelemizde bıkmadan çalışmaya devam ediyoruz. İşlenmesi, paketlenmesi veİşlenmesi, paketlenmesi ve Ar-Ge çalışmalarını sürdürdüğümüz mandalinayı bugün olduğu gibi yurt içi ile yurt dışı fuarlar ve festivallerle tanıtmaya, mandalinanın pazardaki payını artırmaya yönelik çalışmaya devam ediyoruz.” dedi.
Tunç Soyer: İzmir’de Gelecek Yıl Koku Sorunu Yaşanmayacak
Orhanlı Köylüsünün Jeotermal Direnişine Tunç Soyer’den Destek
Mandalina ile Çok Daha Yüksek Seviyede Yaşam Kalitesiyle Yaşayabiliriz
Kimsenin yatağa aç girmeyeceği bir coğrafya için çalıştıklarını söyleyen Başkan Soyer, “Biz şu mandalina ile çok daha yüksek seviyede yaşam kalitesiyle yaşayabiliriz. Bu memlekette tarım politikası çöktü, iflas etti. Her gün daha çok dışarıya bağlı olduğumuz, borçlandığımız, üreticinin toprağından vazgeçtiği bir dönemden geçiyoruz. Bu bir kader değil. Tam tersine, bu bereketli topraklarda, olağanüstü iklim koşullarında, güzelim coğrafyada hiçkimse yatağa aç girmeyebilir, yoksulluk çekmeyebilir, işsiz olmayabilir. Göreceksiniz, çok az kaldı, sıkın dişinizi. Şahane bir memleket kuracağız” dedi.
Yetişkin: ‘Tunç Başkanımız Seferihisar’ı Marka Haline Getirdi’
Seferihisar’ın tarımsal üretimde dünyaya örnek gösterilen bir ilçe olduğunu, tohum merkezinden, üretici kooperatiflerine kadar her noktada çok ileride olduklarını söyleyen Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, “Seferihisar artık tarımsal üretimde dünyaya örnek gösterilen bir ilçe olmuştur. Tohum merkezinden, üretici kooperatiflerine kadar her noktada çok ilerideyiz. Tunç başkanımız ‘başka bir tarım mümkün’ vizyonu ile Seferihisar tarımını marka haline getirdi. Kendisi de burada iken tüm Seferihisar halkı adına bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. İyi ki varsınız başkanım, yaptığınız her şey için minnettarız” dedi ve Seferihisar halkının, esnafının ve çiftçilerin de fikirlerini ve desteğini alarak çalışmaya devam edeceklerini söyledi.
Kral ve Kraliçe Seçildi
Şenlik kapsamında her yıl olduğu gibi yine şenliğin kral ve kraliçesi seçildi. Nefise Topsakal kraliçe, Cenk Antep ise kral seçildi. Şenlikte ayrıca mandalina temalı hediyelik eşya yarışması ve mandalinalı yiyecek yarışması yapıldı. Bölgenin en iyi mandalinaları da şenliğe özel yarışmada “En iyi en lezzetli mandalina” seçilebilmek için kıyasıya yarıştı. Şenlikte ünlü sanatçı Mehmet Erdem de çok sevilen şarkıları ile Seferihisarlılara konser verdi.

Beşiktaş Belediyesi 23 Nisan’da Çocuk Festivali Düzenliyor

Nükleer Karşıtı Platform’dan Nükleer Yakıt İçin CİMER Çağrısı

Kuş Cenneti Marmara Gölü Tarım Alanına Dönüştürülüyor!

İşte Kesinleşmiş CHP Milletvekili Aday Listesi

İki Aylık Köpük’ü İşkenceyle Öldüren Kişi Tutuklu Yargılansın

Trabzon, Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu’nu Bağrına Bastı

Sinop’ta Ekrem İmamoğlu İzdihamı

Kılıçdaroğlu Seçim Kampanyasını Başlattı: Sana Söz Yine Baharlar Gelecek…

Kara Rapor 2022: Türkiye’nin Tüm İlleri Kirli Hava Soluyor

‘Anadolu’da Bir Kızım Var’ Bağış Sergisi Beşiktaş’ta Açıldı

Yeni IPCC Raporu Yayımlandı: İklim Krizi’nin Ciddiyetinin Altını Çiziyor

İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi Millet İttifakı Başkanlarını Buluşturdu
Öne Çıkan Haberler
-
Ekoloji3 gün önce
Nükleer Karşıtı Platform’dan Nükleer Yakıt İçin CİMER Çağrısı
-
Politika1 hafta önce
İşte Kesinleşmiş CHP Milletvekili Aday Listesi
-
Yerel4 hafta önce
‘Anadolu’da Bir Kızım Var’ Bağış Sergisi Beşiktaş’ta Açıldı
-
Ekoloji4 hafta önce
Kara Rapor 2022: Türkiye’nin Tüm İlleri Kirli Hava Soluyor
-
Politika3 hafta önce
Sinop’ta Ekrem İmamoğlu İzdihamı
-
Ekoloji6 gün önce
Kuş Cenneti Marmara Gölü Tarım Alanına Dönüştürülüyor!
-
Hayvan Hakları2 hafta önce
İki Aylık Köpük’ü İşkenceyle Öldüren Kişi Tutuklu Yargılansın
-
Politika3 hafta önce
Kılıçdaroğlu Seçim Kampanyasını Başlattı: Sana Söz Yine Baharlar Gelecek…