Connect with us

Yerel

Başkan Akpolat: ‘Ortaköy Vadisi Projesini Hayata Geçireceğiz’

rıza akpolat ortaköy vadisi

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Halk TV’de ‘Konuşalım’ programına katıldı. Akpolat, ‘Ortaköy Vadisi’ projesini hayata geçireceklerini ifade etti.

Halk TV’de Fatma Nur Ak’ın sunduğu ‘Konuşalım’ programının bu haftaki konuğu Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’tı. Koronavirüs salgını kapsamında gerçekleştirilen belediye tedbirlerini ve bir yıllık hizmetlerini anlatan Akpolat, “Ortaköy Vadisi projesini hayata geçireceğiz. Yaklaşık 280 dönümlük bir yeşil alanı, yaşam vadisi olarak düzenleyip Beşiktaşlının aslında İstanbulluların hizmetine açacağız. Bu yerin mülkiyetinin bir kısmı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde, bir kısmı ise Beşiktaş Belediyesi’nde. Bu iki belediye arasındaki uyumsuzluk yüzünden, bugüne kadar yapılamamış bir projeydi. Bunu hızlıca Ekrem Başkanımız ile beraber planladık. Etaplara bölerek, çalışmasına önümüzdeki aylarda başlamış olacağız.” şeklinde konuştu.

Başkan Akpolat’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

İmamoğlu Beşiktaş’taki Çalışmaları İnceledi: Kalıcı Çözümler Getireceğiz

Beşiktaş’ın 6 Değişik Noktasında Altyapı Çalışmalarına Başladık

“Beşiktaş her yağmurda su baskınlarının sıkça görüldüğü bir yer. Eğimli de bir kent olduğu için bu sorunların öncelenmesi gerekiyordu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve bizler göreve gelirken herkese eşit hizmet götüreceğimize dair söz verdik. Zira bu anlayışsızlıktan dolayı Beşiktaş ilçesi çok çekmiştir. Bir partizan anlayış, farklı partiler tarafından yönetilen iki belediye. Bu konular siyaset üstü görülmemiş. Beşiktaş bir nevi verdiği oy ile cezalandırılmış.

Biz hızlıca bu pandemi sürecini de bir fırsata çevirerek, Beşiktaş’ın 6 değişik noktasında altyapı çalışmalarını başlattık. Yağmur suyu ve atık suyu birbirinden ayırdık. Ortaköy’de Dereboyu caddesinde, Portakal yokuşundan Mecidiyeköy’e kadar giden bölgede, yine Dereboyu’ndan Ulus Ambarlıdere çıkan caddede, Nusretiye ve Şair Nedim Caddelerinde, Barbaros Bulvarı, Nispetiye Caddesi’nde, Kuruçeşme, Arnavutköy ve Bebek’te hem yağmur ve atık sularını ayırıyoruz hem de içme suyu şebekelerini yeniliyoruz. 2 ay sonra Beşiktaşlı bu su baskınları ve altyapı sorunlarından kurtulmuş olacak.”

Bağımsızlık Ateşi Beşiktaş’tan Yandı: İlk Adım Mobil Korteji Düzenlendi

Beşiktaş Belediyesi’nin Projeleri EUROCITIES’de Örnek Gösterildi

Ortaköy Vadisi İçerisinde Kent Kütüphanesi Kurulacak

Bizim 9 tane üniversitemiz var. Türkiye’nin en başarılı üniversiteleri, en başarılı öğrencileri de burada. İlçemizde bir kütüphanemiz yoktu. Dikilitaş’ta Akşit Plaza içerisinde bir kütüphane hazırladık. Pandemi sürecinin sonunda hizmet vermeye başlayacak. Ortaköy Vadisi projesini içerisinde de bir kent kütüphanesi de tasarlıyoruz. Öğrencilerimiz hem ders çalışma imkanı elde edecek, hem de hizmetlerden yararlanabilecek. Öğrenci dostu bir kenti tasarlama sözü vermiştik, bunun gibi birçok projeyi hayata geçiriyoruz.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat: Neyi Anlatamıyoruz, Anlamıyorum

Yerel

Cumhuriyetimizin 100. Yılı Beşiktaş’ta Coşkuyla Kutlandı

-

fener alayı Beşiktaş Belediyesi cumhuriyet bayramı

Beşiktaş’ta Cumhuriyetimizin 100. yılı fener alayı yürüyüşü ve Edip Akbayram konseriyle kutlandı. Beşiktaş Belediyesi tarafından düzenlenen fener alayı yürüyüşüne katılan yüz binlerce vatandaş, Dolmabahçe Sarayı önünde toplanarak Ortaköy’e kadar yürüdü. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat da komşularına eşlik ederek 100. yıl coşkusuna ortak oldu.

K2 HABER | 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı tüm ülkede büyük bir sevinç ve coşkuyla kutlandı. Milyonlarca kişi sokağa çıkarak ellerinde Türk bayraklarıyla adeta görsel bir şölen oluşturdu. Beşiktaş Belediyesi de Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Dolmabahçe Sarayı’ndan Ortaköy Meydanı’na kadar fener alayı yürüyüşü düzenledi. Yüz binlerce vatandaşın katıldığı yürüyüşte gecenin karanlığı meşalelerle aydınlandı.

Beşiktaş Belediyesi’ne ait ses aracındaki marşlara eşlik eden yüz binler adeta unutulmaz bir gece yaşadı. 7’den 70’e binlerce vatandaş ellerinde Türk bayrakları, Atatürk posterleri, meşaleler, dillerinde marşlarla Ortaköy Meydanı’na yürüdü.

Etkinliklerin son durağı ise Ortaköy Meydanı oldu. Usta sanatçı Edip Akbayram saat 21.00’de sahne aldı. Konsere katılan vatandaşlara unutulmaz anlar yaşattı. fener alayı cumhuriyet beşiktaş belediyesi

Başkan Akpolat: ‘Ortaköy Vadisi Projesini Hayata Geçireceğiz’

Rıza Akpolat: Cumhuriyetimize Sonuna Kadar Sahip Çıkacağız

Konser öncesinde konuşma yapan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, “Cumhuriyet, toplumun bütün kesimlerinin sahip çıkması gereken bir değerdir. Beşiktaş demek demokrasi demek, Beşiktaş demek özgürlük demek, Beşiktaş demek hürriyet demek, Beşiktaş demek Cumhuriyet demek ve Beşiktaş demek Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk demek! 

Cumhuriyet her kesimin coşkuyla kutlaması gereken bir değerimizdir. Ama en çok da umudunu tarlasındaki buğday tohumunu ve baharın bir damla yağmuruna bağlamış çiftçilerimizindir. Kömür karası yüzüne bulaşan ve cehennem misali çalışan madenci kardeşlerimizin, iş makineleri arasında ezilmiş, emeği hiçe sayılmış her gün cinayet haberleriyle uyandığımız kadınlarımızındır. Cumhuriyet üç kuruş maaşla geçinmeye çalışan emeklilerimizindir. Cumhuriyet ezilenlerin, emekçilerindir en çok. O yüzden Cumhuriyetimize sonuna kadar sahip çıkacağız.” dedi.

‘Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz’, ‘Hasretinle Yandı Gönlüm’ parçalarıyla konsere başlayan ünlü sanatçı Edip Akbayram, ezgileriyle gecenin ilerleyen saatlerine kadar Beşiktaşlılara unutulmaz bir gece yaşattı.

Okumak için tıklayın

Ekoloji

Doğu Karadeniz Vegan Festivali İçin Geri Sayım Başladı

-

doğu karadeniz vegan festivali

Rize Fındıklı’da 3 gün sürecek Doğu Karadeniz Vegan Festivali için geri sayım başladı. 28-29-30 Temmuz tarihlerinde gerçekleşecek festivalde paneller, atölyeler, doğa gezileri, derede yüzme etkinlikleri, konserler olacak. Kampta konaklama seçeneği de bulunuyor.

K2 HABER | Hayvan haklarına dair farkındalık yaratmayı amaçlayan Fındıklı vegan festivali, tamamen gönüllülükle, dayanışmayla ve ortak bütçeyle yürütülüyor. Tüm etkinlikler Rize Fındıklı’da, Hayati Aykut Park’ında gerçekleşecek ve kamp alanı da Fındıklı Halk Plajı olacak.

Festival bağımsız kişiler tarafından, gönüllülük esasına göre düzenleniyor. Festival tertip komitesi şu isimlerden oluşuyor: Bilgehan Kadıoğlu, Duygu Atar, Fatih Atay, Devrim Hindistan, Onur Sunal, Merve Tufan, Zekiye Elif Yıldız.

Festivalde Pınar Keleş ve Metin&Ege Duo (Metin Rüzgar, Ege Ön) birer konser verecek. Barış Tolga ise DJ Rock Performası ile yer alacak.

Festivalde panelistler ve atölye çalışması yapacak olan isimler ise şu şekilde:

“Vegan Beslenme ve Sağlık” konulu söyleşisiyle Uzm. Dr. Gastroenterolog Mutse Banzragch

“Vegan Devrimi ve Hayvan Özgürlüğü” konulu söyleşisiyle Gazeteci Zülal Kalkandelen

“Türkiye’de Veganlığın Dünü Bugünü ve Sürdürülebilirliği” konulu söyleşisiyle Derya Manav

“Diyarbakır’da Vegan Olmak ve Vegan Çocuk Büyütmek” sunumu ve çocuklar için vegan hikaye okuma atölyesi ile Elida Zerri

“Hayvan Hakkı İhlalleri. Neler Yapılmalı?” konulu söyleşisiyle Avukat Tuğba Gürsoy

“Türcü İdeolojinin Kökleri ile Değişen ya da Çelişen Toplumu Anlamak” konulu söyleşisiyle Merve Tufan

“Türcü Söylemler” konulu söyleşisiyle Tuğba Ayhan

“Vegan Sanat” konulu söyleşisiyle Doç. Dr. Özlem Gök

“Vegan Sporcu Olmak” konulu söyleşisiyle Tuğba Güneş Tabuk

“Medyada ve Edebiyatta Türcülük” konulu söyleşisiyle Osman Keçeli

“Türkiye’de Türcülük Karşıtı Hayvan Savunuculuğu Hareketi” konulu söyleşisiyle Arzum Kalfa

“Vegan Çocuk Büyütmek” konulu söyleşisi ve Vegan Yoğurt Atölyesi ile Duygu Atar

“Politik Bir Hareket Olarak Veganizm” konulu söyleşisi ve Vegan Muhlama Atölyesi ile Bilgehan Kadıoğlu

Vegan Rafine Şekersiz Çiğ Brownie Atölyesi ile Veganarsist Şefi Emre Aydoğan

Vegan Pasta Atölyesi ile Şef Ahmet Balcı

Yoga Atölyesi ile Devrim Hindistan

Dünyada Vegan Yaşayan İnsan Sayısı Kaçtır?

3 Günlük Festivalin Programı

 

Ambargolu Veganizm Kitabı Yeniden Okuyucularıyla Buluşuyor

Festivale vegan olan veya olmayan herkes davetli.

Festival internet sitesi: www.dogukaradenizveganfest.com 

Okumak için tıklayın

Yerel

Beşiktaş’ta Aile Danışmanlığı Hizmeti Hayata Geçiyor

-

aile danışmanlığı hizmeti

Beşiktaş Belediyesi’ne bağlı Kadın Dayanışma ve Yaşam Merkezi’nde aile danışmalığı hizmeti faaliyete geçti. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, “Kadınların ve çocukların güvende hissettiği, desteklendiği bir toplum yaratmak için Beşiktaş’ta çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

K2 HABER | Beşiktaş Belediyesi tarafından 2020 yılında faaliyete geçen Kadın Dayanışma ve Yaşam Merkezi alanında uzman kadrosuyla hizmet vermeye devam ediyor. Bu kapsamda aile içi sorunların önlenmesi için aile danışmanlığı hizmetini de hayata geçirdi. Her hafta, salı ve perşembe günleri 45 dakikalık yapılacak görüşmeler çerçevesinde, yaşanan sorunlar aile sistemi içerisinde ele alınacak. Aile danışmanlığı hizmetinden; kadın birimine destek almaya gelen kadınlar ve onların çocukları, KDYM atölyelerine gelen kadınlar ve çocukları, Beşiktaş ilçesinde ikamet eden ebeveyn ve çocukları yararlanabilecek.

Başkan Rıza Akpolat: ‘Beşiktaş’ın En Büyük İkinci Markasını Yaratacağız’

Başkan Akpolat: Aile İçi Sorunların Çözümüne Destek Olmak İstiyoruz

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat aile içi sorunların çözümüne destek olmayı sürdüreceklerini belirterek şu açıklamayı yaptı: “2020 yılında 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde Beşiktaş’a kazandırdığımız Kadın Dayanışma ve Yaşam Merkezimizin yeni danışmanlık hizmetini duyurmaktan mutluluk duyuyorum. Aile danışmanlığı hizmeti, aile sistemine odaklanarak yaşanan sorunların ele alındığı ve aile üyelerinin sürece dahil edildiği bir danışmanlık hizmeti. Bu yeni danışmanlık hizmetiyle, aile içi sorunların çözümüne destek olmayı ve toplumun sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlamayı hedefliyoruz. Randevu almak için 0212 319 42 42 yi arayıp 5022 yi tuşlayarak Kadın Dayanışma ve Yaşam Merkezimize ulaşabilirsiniz. Kadınların ve çocukların güvende hissettiği, desteklendiği bir toplum yaratmak için Beşiktaş’ta çalışmaya devam edeceğiz.”

Okumak için tıklayın

Ekoloji

Geri Dönüşüm Defilesinde İklim Krizi İçin Dayanışma Çağrısı

-

Cemil Tugay

Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, geri dönüşüm malzemelerinden üretilen giysilerle düzenlenen defilede yeniden kullanım ve geri dönüşüm kültürüne vurgu yaptı.

K2 HABER | Dünya Çevre Günü etkinliklerinde Karşıyakalılara seslenen Başkan Dr. Cemil Tugay, “Ekolojinin, ekonomiye yenilmediği; havanın, toprağın, suyun kirletilmediğini sürdürülebilir bir yaşamı mümkün kılmak bizim elimizde. Yaşanılabilir bir çevre için ihtiyacın kadar tüket ve mümkün olduğunca az atık üret” diye konuştu.

Karşıyaka Belediyesi Dünya Çevre Günü kapsamında düzenlediği etkinliklerle, dünyada yaşanan çoklu krizlere dikkat çekti. İklim krizi, gıda krizi, kaynakların verimli kullanımı, geri dönüşüm ve yeniden kullanım kültürü hakkında farkındalık oluşturmayı hedefleyen etkinliklerde her yaş grubuna yönelik uygulamalar gerçekleştirildi. Çatı Bostanlı’da, Ormanda Biri Var tiyatro oyunu ile çocuklara iklim krizi anlatılırken, geri dönüşüm malzemelerinden üretilen giysilerle düzenlenen defilede yeniden kullanım ve geri dönüşüm kültürüne vurgu yapıldı.

Karşıyaka Belediyesi’nden İklim Krizi Mesajı: ‘Bir Felaketin Ortasındayız’

İhtiyacın Kadar Tüket

Tiyatro gösterisi öncesi çevre ve doğa duyarlılığına ilişkin konuşan Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, iklim değişikliği ile mücadelenin herkesin katılımıyla kolayca yürütülebileceğine vurgu yaptı. Yurttaşların duyarlılığıyla daha etkili mücadele yürütülebileceğini söyleyen Tugay, “Daha mavi, daha yeşil bir dünyada yaşamak bizim elimizde. Daha yeşil şehirler yaratmak ve doğaya saygı duyan yaşam alanları oluşturmak insanlık için uzak bir hedef değil. Biz doğa ile uyumlu bir çevrede yaşamak istiyoruz ve çocuklarımıza bırakacağımız en büyük mirasın doğamız ve çevremiz olduğunu aklımızdan çıkarmıyoruz. Ekolojinin, ekonomiye yenilmediği; havanın, toprağın, suyun kirletilmediği sürdürülebilir bir yaşamı mümkün kılmak bizim elimizde. Basit önlemler alarak, küçük duyarlılıklarla fark yaratarak doğamızı, çevremizi korumak mümkün. İhtiyacın kadar tüket ve mümkün olduğunca daha az atık üret. Uygulanacak ilke bu kadar basit. Ama herkes önce başkasının yapmasını bekliyor. Bu önlemler ihtiyacımız olmayan bir lambayı kapatmak kadar basit. Eğer bu ilkeye uymazsak bir şeyleri artık geri dönüştüremeyecek kadar tüketeceğimizi ve kirleteceğimizi hepimizin bilmesi lazım” dedi.

Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay Mikroplastik Tehlikesini Yazdı

Çevre Sorunu Olmayan Bir Dünya Hayali

Karşıyakalıların çevre konusundaki duyarlılığına değinen Başkan Tugay, “Karşıyaka’mızda iklimle ilgili, çevreyle ilgili yürüttüğümüz çalışmalara beklediğimizin üzerinde destek alıyoruz. Bu kadar duyarlı insanlarla birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Çevre sorunlarını sık sık dile getirmekten vazgeçmeyeceğiz. Çevre sorunlarını konuşmaya ihtiyaç duymadığımız bir dünya hayaliyle çalışıyoruz. Bu duyarlılığı her zaman göstermeli, çevremizde farkındalık yaratarak duyarlılığın yayılmasını sağlamalıyız” diye konuştu.

Okumak için tıklayın

Yerel

Rıza Akpolat: ‘Seçimde İhtiyaç Sahibi Komşularımıza Ulaşım Desteği Sağlayacağız’

-

rıza Akpolat

Beşiktaş Belediyesi 14 Mayıs Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinde ulaşım desteğine ihtiyacı olan vatandaşlara servis imkânı sağlayacak. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, ulaşım desteğine ihtiyacı olan vatandaşların 444 44 55 numaralı Çözüm Merkezi’ni arayarak kayıt yaptıranların oy kullanabilmesi için servis imkânı sağlanacağını belirtti.

K2 HABER | Türkiye’de 14 Mayıs Pazar günü 64 milyon 191 bin 285 seçmen cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri için sandık başına gidecek. Beşiktaş Belediyesi de seçmen iradesinin sandığa en iyi şekilde yansıması için ilçede çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, bütün komşularına seslenerek herkesi sandığa gitmeye davet ederek demokrasiye sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat konuya ilişkin şunları dile getirdi: “Değerli komşularım, Bugün sizlere önemli bir konudan bahsetmek istiyorum. Biliyorsunuz ki, 14 Mayıs Pazar günü ülkemizde çok önemli bir seçim var.  Oy kullanma hakkı, demokrasimizin en temel haklarından biri ve bu hak, bize verilen en önemli sorumluluk. Sandığa gitme hakkımızı kullanarak, demokrasimize sahip çıkmalıyız ve geleceğimizin şekillenmesinde etkin bir rol oynamalıyız.”

 “2019 YILINDA OLDUĞU GİBİ BU SEÇİMDE DE TÜM KOMŞULARIMIZDAN REKOR BİR KATILIM UMUYORUM.”

Beşiktaş Belediyesi olarak ileri yaştaki ve engelli komşularına ulaşım konusunda yardımcı olacaklarını kaydeden Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat;

“Her birimizin oy kullanması, ülkemizin demokrasisine ve geleceğine verdiği önemi gösterecek. Bu nedenle, tüm vatandaşlarımızı sandığa giderek oy kullanmaya davet ediyorum. 2019 yerel seçimlerinde Beşiktaş’ta yüksek bir katılım oranıyla sandığa gitmiştik.

Sevgili Beşiktaşlılar, siz de biliyorsunuz ki kentimizde nüfusumuzun bir kısmını ileri yaştaki komşularımız ve engelli komşularımız oluşturuyor. Seçim günü oy kullanmak için ulaşım desteğine ihtiyaç duyan vatandaşlarımızın, 444 44 55 numaralı Çözüm Merkezimizden bize ulaşarak kayıt yaptırmalarını rica ediyorum.

Kayıt yaptıran komşularımız servislerimiz ile 14 Mayıs Pazar günü sabah 08.00 ile akşam 17.00 saatleri arasında, ekiplerimiz tarafından evlerinden alınarak oy kullanacağı sandıklara götürülecek.

Haydi Türkiye, haydi İstanbul ve haydi Beşiktaş! Ülkemize baharı birlikte getirelim. Sağlıklı ve mutlu bir gelecek dileğiyle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, iyi günler diliyorum.” ifadelerini kullandı.

Okumak için tıklayın

Yerel

Beşiktaş Belediyesi 23 Nisan’da Çocuk Festivali Düzenliyor

-

23 nisan

Beşiktaş Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda iki gün sürecek bir çocuk festivali düzenliyor.

K2 HABER | Cumhuriyetimizin 100. yılında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için hazırlıklar sürüyor. Beşiktaş Belediyesi de 23 Nisan için çocuklar için hazırladığı özel etkinlik programını duyurdu.

İsmet İnönü Spor Tesisleri’nde gerçekleşecek olan “23 Nisan Fest’23” adlı çocuk festivalinde çocuklar için özel etkinlikler gerçekleştirilecek. Festivale katılacak olan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat da bütün çocukları bu eğlenceli etkinliğe davet etti.

Beşiktaş Belediyesi Avrupa’da Yılın Partneri Seçildi

Festivalde 22 Çeşit Oyun Grubu Yer Alıyor

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı her sene olduğu gibi bu sene de Beşiktaş’ta coşkuyla kutlanacak. 

Festivalde, çocuklar birbirinden renkli etkinlikler ve 22 çeşit oyun grubuyla bayramın coşkusunu doyasıya yaşayacak. 22 ve 23 Nisan günlerinde saat 12.00’de başlayıp 17.00’ye kadar sürecek festivalde çocuklar bayramın tadını çıkaracak.

Okumak için tıklayın

Yerel

‘Anadolu’da Bir Kızım Var’ Bağış Sergisi Beşiktaş’ta Açıldı

-

Anadolu'da bir kızım var

“Anadolu’da Bir Kızım Var” bağış sergisi Beşiktaş Belediyesi ve Beltaş A.Ş. ev sahipliğinde Beşiktaş Çağdaş Sanat Galerisi’nde açıldı.

K2 HABER | Beltaş Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Devrim Erbil Vakfı, IMOGA (İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi), Piramid Sanat, UPSD (Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği) ve birçok sanatçının iş birliğiyle açılan sergi, depremzede çocukların eğitimlerine destek olmak amacıyla hayata geçirildi. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da katıldığı sergiye birçok ünlü isim ve yardımsever vatandaş ilgi gösterdi.

Rıza Akpolat: Toplanan Gelirleri, Deprem Bölgesinde Zarar Görmüş Çocuklarımıza Göndereceğiz

Serginin açılışında konuşan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat şu ifadeleri kullandı: “Çok zor günlerimizde yine hep beraber çalışıyoruz. Göreve geldiğimiz günden itibaren maalesef önce ülkemizin değişik yerlerinde yangınları duymaya başladık. Akabinde pandemi rüzgârı yaşadık. Ardından hepimizin bildiği üzere 11 ilimizi, 13,5 milyon vatandaşımızı ilgilendiren o yıkımı hep beraber yaşadık ve birçok vatandaşımızı maalesef kaybettik. Öncelikle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyoruz. Bu süreçlerin tamamını dayanışmayla aşmaya çalışıyoruz. Beşiktaş, deprem felaketi olduğu gün ve ertesi günden itibaren bu gördüğünüz Mustafa Kemal Merkezimizde, Süleyman Seba Kültür ve Sanat Merkezimizde, Etiler Anadolu Lisesi’nde, Zübeyde Ana Kültür ve Sanat Merkezimizde ve muhtarlıklarımızda lojistik merkezleri oluşturdu. İlk günden itibaren Beşiktaşlı komşularımızla çevre ilçelerden ve komşu ilçelerimizden buraya gelen komşularımızla ciddi hazırlıklar yaptık. Gerçekten hala o günleri hatırlarken duygulanıyorum. Çünkü vatandaşlarımız buraya malzeme getirdiler. Malzemelerini kolilediler; taşıdılar. Sonra deprem bölgesine gittiler. Orada malzemeleri teslim alarak ihtiyaç sahiplerine dağıttılar. Tam bir dayanışma örneği sergilediler. Sosyal dayanışma ağlarımızı güçlendirerek iyiliği büyütmeye devam edeceğiz.”

Beşiktaş’ın kültürel ve tarihsel birikimiyle farklı olduğunu da belirten Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne buradan teşekkür ediyorum. Burada onların katkısıyla daha önceden bir sergi düzenlemiştik ve yine bu akşam da buradayız. Bu zor günlerde bizden desteklerini esirgemediler. Bu vesileyle Anadolu’da Bir Kızım Var kampanyasına destek olacağız. Buradan toplanan gelirleri, deprem bölgesinde zarar görmüş çocuklarımıza göndereceğiz. Sanatı ve sanatçıyı da Beşiktaş’ın damarlarına yaymak istiyoruz” diyerek sözlerine son verdi.

Başkan Rıza Akpolat: ‘Beşiktaş’ın En Büyük İkinci Markasını Yaratacağız’

Birbirimize Sarılacağız, Geleceğimizi İnşa Edeceğiz

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkan Yardımcısı Lale Pilatin ise sanatın ve sanatçının iyileştirici gücüne vurgu yaparak sergiye ev sahipliği yapan Beşiktaş Belediyesi’ne teşekkür etti.

Gecede hazır bulunan International Association of Art (IAA/AIAP) Onursal Başkanı, UNESCO Resmi Partneri ve Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) Başkanı Sanatçı Bedri Baykam da, “Birbirimize sarılacağız. Ülkemize sarılacağız; geleceğimizi inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Başkan Akpolat: ‘Beşiktaş’ta 4 Bine Yakın Binanın Acil Dönüşümü Gerekiyor’

Sergi, 15 Nisan’a Kadar Ziyaret Edilebilir

Serginin geliri, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin “Anadolu’da Bir Kızım Var” projesinin izinli hesabına aktarılacak. Eserler, bağış karşılığı satın alan kişilere bizzat teslim edilecek. 21 Mart’ta kapılarını açan sergi, 15 Nisan 2023 tarihine kadar ziyaret edilebilir.

Yer: Mustafa Kemal Merkezi – Beşiktaş Çağdaş Sanat Galerisi

Adres: Akat Mah. Uğur Mumcu Cad. No:8 Beşiktaş

Okumak için tıklayın

Ekoloji

Övgün Ahmet Ercan: Deprem Bilimsel bir konudur, Kaderle İzah Edilemez

-

ÖVGÜN AHMET ERCAN

İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde konuşan jeofizik mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, İzmir’de her an deprem olabilir sözünün doğru olmadığını belirterek, “6 buçuk şiddetine kadar depremler İzmir’de yıkıcı olmaz. Hiçbir zaman İzmir’de Kahramanmaraş’taki gibi 7,5 ve üstü şiddette depremler olmaz. Ancak bu büyüklükte bir deprem olacakmış gibi kenti hazırlamamız gerekir” dedi.  

K2 HABER | İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından “Yeniliğe Davet” sloganıyla tüm Türkiye’yi geleceği inşa etmeye çağıran İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin dördüncü gününde İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan da bir sunum yaptı. Ercan, “Kahramanmaraş Depremi Işığında İzmir’in Deprem Çekincesi. Ne Yapmalı?” başlığı altında bazı önemli bilgiler verdi.

Hata Depremde Değil

Kahramanmaraş’ta gördüklerinin savaş alanını yansıttığını aktaran Ercan, “Türkiye bunun üstesinden mutlaka gelecektir ama yıllarını alacaktır. Türkiye deprem ülkesidir. Günün birinde depremler olmuyorsa yer diriliğini yitirmiş demektir. O zaman yaşam da yok demektir. Depremin hep korku boyutuyla ilgilendik. Depremin üç tane bileşeni vardır. Sarsıntı, ısı ve ışık. 60 yıldır bilimle uğraşıyorum. Toplu iğnenin başı kadar bir hata görmedim. Çünkü deprem olmasa Meles Ovası olmazdı, Gediz Irmağı olmazdı. Manisa’daki, Aydın’daki jeotermal alanlar olmazdı. Memba suları olmazdı. Maden yatakları, petrol yatakları, dağlar, ormanlar olmazdı. En güzel incirin çıktığı, zeytinin yetiştiği Ege olmazdı. Bunları hep depremler yapıyor, yeri biçimliyor. Depremleri bir öcü gibi görüyoruz. Hata depremde değil. İnsanoğlu olmadan da deprem vardı” dedi.

Tunç Soyer: İzmir’de Gelecek Yıl Koku Sorunu Yaşanmayacak

Doğa Asla Affetmez

Türkiye’nin yer dayanımı ile depremden etkilenme alanlarını harita üzerinde gösteren Ercan, “Bizler depremlerin nerelerde ve hangi büyüklükte olacağını biliriz ama zamanını henüz bilemiyoruz. Kahramanmaraş depremi tarım alanlarında en büyük yıkımı yaptı. Doğada öyle bir denge var ki siz imar barışından kendinizi affettirebilirsiniz, kaçak yaparsanız görmezden gelebilirler ama doğa asla affetmez. Tarım alanlarına yapılan yapıları doğa günün birinde mutlaka yıkar. Deprem teknik, bilimsel bir konudur. Bu dinle, kaderle izah edilemez, açıklanamaz” diye konuştu.

Gerçeklerle Yüzleşmemiz Gerekiyor

İzmir’deki olası bir depremde yolların kullanılamaz hale gelmesi durumunda kurtulma şansının çok aza düşeceğini vurgulayan Ercan, Kahramanmaraş ve 11 ilde etkisini gösteren yıkıma ilişkin “Gerçeklerle yüzleşmemiz gerekiyor. Depremi afete dönüştüren üç konu var.  Yeteneksiz yönetimler, ekonominin bozukluğu ve yoksulluk ile eğitim düzeyinin düşüklüğü. Eğer bunlardan bir tanesi ülkede gerçekleşmişse depremin adı afettir. Türkiye’de 6 Şubat’ta bunun bir tanesi değil üçü birden gerçekleşti” dedi.

Tunç Soyer: ‘Önceliğimiz İklim Krizi ve Kuraklığa Dirençli Bir İzmir Yaratmak’

İzmir’in Güneyinde Yer Sağlam

“Türkiye’yi yetenekli insanların yönetmesi gerekiyor” diyen Ercan, İzmir’in geçmişindeki depremlere ilişkin bilgi verdi. Ercan, “Depremin bir yasası vardır. Bir yerde belli büyüklükte bir deprem olmuşsa gelecekte o yerde en az o büyüklükte deprem olur. Buna depremin yasası denir. İzmir’de depremler çok sık oluşmuyor. Yaklaşık 200 ile 350 yılda bir oluşuyor. Her an 7,2’lik deprem olacakmış gibi İzmir’i hazırlamamız gerekir. Ama İzmir’de her an deprem olabilir sözü doğru değil. 6 buçuk şiddetine kadar depremler İzmir’de yıkıcı olmaz. 6 buçuktan sonra yıkıcı olmaya başlar. Hiçbir zaman İzmir’de Kahramanmaraş’taki gibi 7,5, 7,6, 7,9’luk depremler olmaz” dedi.

Okumak için tıklayın

Politika

Ekrem İmamoğlu, Deprem İçin Seferberlik Çağrısı Yaptı

-

deprem seferberlik planı

İBB, İstanbul’un depreme dirençli bir kent haline getirilmesi amacıyla ‘Deprem Bilim Üst Kurulu’nun önerileri, tespitleri ve çözüm yolları doğrultusunda başlattığı seferberlik planını kamuoyu ile paylaştı.

K2 HABER |İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), şehrin depreme dirençli bir kent haline getirilmesi amacıyla başlattığı seferberlik planını kamuoyu ile paylaştı. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin bir millet olarak hepimizi harekete geçirdiğini belirten İmamoğlu, etkinliğin açılış konuşmasında, “Biz de İBB olarak, ilk günden tüm gücümüzle afet bölgesine koştuk. AFAD’ın bizi eşleştirdiği Hatay başta olmak üzere, tüm bölgede arama-kurtarmadan başlayarak, depremle ilgili tüm alanlarda elimizden geleni yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Gücümüz yettiğince, bölgedeki 2000’İ aşkın personelimizle sürdürülebilir şekilde bu zor anlarında afetzedelerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi. “Bu büyük afetin ve afette yaşadıklarımızın hepimize yüklediği çok büyük bir sorumluluk var” diyen İmamoğlu, “Artık hayatımıza eskisi gibi devam edemeyiz. Bu atmosferde, on binlerce canımız hala göçük altındayken, biz normal yaşamımızı sürdüremeyiz. Hepimizin her şeyi yeni baştan düşünmeye ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.

Toplantıya CHP Genel Sekreter Yardımcıları Seyit Torun, Gökçe Gökçen, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, aralarında Prof. Dr. Naci Görür, Prof. Dr. Celal Şengör ve Prof. Dr. Haluk Eyidoğan gibi ülkenin önde gelen yer bilimcileri de katılım gösterdi.

“İBB OLARAK İNİSİYATİF ALIYORUZ, DÜZEN DEĞİŞTİRİYORUZ”

“Eğer bu topraklarda durmadan depremler oluyor, binalar yıkılıyor, insanlarımız ölüyorsa; iktidarı, muhalefeti, bürokratı ve vatandaşıyla birlikte hepimiz, depremi Türkiye’nin birincil sorunu kabul etmeliyiz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Bundan sonra deprem tartışması, fay hattı tartışması, deprem nerede olacak, ne zaman olacak, olacak mı, olmayacak mı, hangi büyüklükte olacak tartışmalarını bir tarafa bırakmalıyız. Deprem bu topraklar için bir realitedir. Nokta! Bu topraklarda milyonlarca yıl önce, depremi oluşturan mekanizmalar oluştu; milyonlarca yıl boyunca da var olmaya devam edecek. Depremleri durduramayacağımıza göre, milletçe depremde yıkılmamak için, bir devlet olarak gelecekte de ayakta kalabilmek için, deprem dirençli yerleşim alanları ve deprem dirençli kentler yaratmak zorundayız. Biz, bugün itibariyle İBB olarak inisiyatif alıyoruz, düzen değiştiriyoruz. Düzen değiştirmek, cesaret işidir. Cesur olabilmek için, önce o düzenin bir parçası olmaktan kurtulmak gerekir. İBB, 2019 Haziran’ından bugüne, ‘imar-rant-siyaset’ düzeninin bütünüyle dışındadır. Bu sebeple deprem konusunda en ileri, en cesur adımları atabilecek bir konumdayız. Bu konumumuzun gereğini ilk günden beri yerine getirdiğimiz gibi, deprem konusunda da yerine getirmek için İstanbul olarak ayağa kalkıyoruz. Deprem dirençli İstanbul için, seferberlik başlatıyoruz.”

“ŞİLİ VE JAPONYA’DA NASIL MÜMKÜN OLABİLMİŞSE, İSTANBUL’DA DA MÜMKÜN”

“Peki bu mümkün mü” sorusunu yönelten İmamoğlu, sorunun altını, “Evet; pekala mümkün. Kaliforniya, Meksika, İtalya, Endonezya, Şili ve Japonya’da nasıl mümkün olabilmişse, İstanbul’da da mümkün. İnsanlarımızı korumak için, deprem dirençli kent uygulamasını ilk kez İstanbul’da başarıp, Türkiye’ye örnek olacağız. Hedefimiz bu, seferberliğimizin amacı bu. Deprem, İstanbul için kaçınılmaz bir gerçek ve beka meselesidir. Tarih boyunca İstanbul’u nasıl vurduysa, yine vuracaktır. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Eğer bu topraklarda, millet olarak neslimizi ebediyen yaşatacaksak; kısa, orta ve uzun vadede deprem dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Ve yine kimsenin kuşkusu olmasın bunu başarabiliriz. Bunun için teknik bilgilerimiz, ‘know how’ımız, gücümüz var, irademiz var, finansal gücümüz var. Bu ulusal seferberlikte, devletimizle, hükümetimizle, bilim insanlarımızla, sivil toplumumuzla ve milletimizle birlikte çalışmak ve birlikte başarmak istiyoruz. Başaracağımıza da inanıyoruz” sözleriyle doldurdu.

“GERÇEKÇİ STRATEJİLERE İHTİYACIMIZ VAR”

“Ancak inanmak tek başına yetmez. Gerçekçi stratejilere ihtiyacımız var” diyen İmamoğlu, ihtiyaç duyulanlar listesini, “Kaynağa ihtiyacımız var; çünkü sorunumuz devasa büyüklükte. İşbirliğine ihtiyacımız var; çünkü yapılması gereken çok boyutlu ve çeşitli işler var. Her kesimin harekete geçmesi ve geçirilmesi gerekiyor; çünkü devlet görevlisinden teknik personele, sağlık görevlisinden vatandaşa uzun bir zincirin kırılmadan çalışması gerekiyor. Bilime ihtiyacımız var; çünkü dün olduğu gibi, bilimin söylediklerini görmezden gelerek yolumuza devam edemeyiz. Aşamalandırılmış yol haritasına ihtiyacımız var; çünkü tüm kaynakları belirli bir zaman planına göre sürece dahil etmek zorundayız” şeklinde sıraladı. “Bugün, bu salonda, sizlerin katılımı ve şahitliğinde yeni bir başlangıç yapıyoruz. Deprem ve afetlere karşı bu kadim şehri dirençli bir kent haline getirmek için her şeyi sil baştan başlatıyoruz” diyen İmamoğlu, şöyle konuştu:

İmamoğlu: Gençlerimizi Yurtlardan Çıkarmayacağız

“DEPREM BİLİM ÜST KURULU, 7 ALANDA GENİŞLETİLMİŞ TOPLANTILAR YAPTI”

“Bunları söylüyorum ama şunu da bilmenizi isterim ki, işbaşına geldiğimizden beri yaptığımız pek çok afet hazırlığı çalışmasını ve projesini bir araya getirerek defalarca gözden geçirdik. Bilim çevrelerine bir çağrı yaparak, hızla bir ‘Deprem Bilim Üst Kurulu’ oluşturduk. Bu kurul, ilk toplantısından sonra depremin tüm boyutlarını kapsayan 7 alanda genişletilmiş toplantılar yaptı. Depreme yönelik güçlendirmeden acil yardıma, lojistikten sağlık önlemlerine, semt örgütlenmesinden afet koordinasyon merkezimize kadar tüm boyutları mercek altına aldık. Bugün itibariyle, 7 bilimsel kuruldan gelen değerlendirme raporları elimizde. Kurullarımıza katılan tüm akademisyenlere, uzmanlara ve kurum ve kuruluş temsilcilerine İstanbullular adına buradan teşekkür ediyorum. Ekiplerimiz ve bilim insanlarımız, bundan sonra çalışmalarına devam edecek. Her aşamada çalışmalarımızı gözden geçirip, seferberliğimizin icaplarını yerine getireceğiz. Bugün itibariyle, seferberliğimizin üçüncü aşamasındayız. İBB’de depremle ilgili, ‘Neler yaptık, neler yapıyoruz’u samimi olarak paylaşacağız. Gerçek durumumuz nedir ne boyutta bir sorunla karşı karşıyayız; bunu da paylaşacağız. Göreceğiz ki, yapılması gereken devasa işler var ve işin mali boyutuyla mevzuatıyla İBB iradesinin ötesi bir durum var.  Bu durumu dikkate alan bir çıkış yolunu da son bölümde paylaşacağım.”

İBB BÜROKRATLARI EYLEM PLANLARINI ANLATTI

İmamoğlu’nun açılış konuşmasının ardından İBB bürokratları söz alarak, sorumluluk alanlarıyla ilgili çalışmaları kapsayan kısa sunumlar yaptı. Sırasıyla; İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Emrah Şahan (Deprem dirençli İstanbul için ortak akıl), İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökçe (Deprem dirençli İstanbul için mevzuat – Deprem dirençli ulaşım), KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt (Deprem dirençli yapı stoku), İBB Genel Sekreter Yardımcısı Pelin Alpkökin (Deprem dirençli metro ve altyapı), İSKİ Genel Müdürü (Deprem dirençli su hatları), İGDAŞ Genel Müdürü Bülent Özmen (Deprem dirençli doğalgaz hatları),  İBB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Prof. Dr. Ayşen Erdinçler (Çevre ve atık yönetimi için seferberlik), İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat (Deprem dirençli tarihi miras için seferberlik) ve İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar (Deprem dirençli konutlar için finansman modeli) konularında sunumlarını gerçekleştirdi.

Bürokratların ardından yeniden söz alan İmamoğlu, “Klasik olarak bu kadar uzun konuşmalardan sonra, ‘Sabrınız için teşekkür ederiz’ denir. Ama ben, sabrınız için bu sefer teşekkür etmeyeceğim. Çünkü, buna sabretmek zorundayız ve bunu ısrarla dinlemek, ısrarla paylaşmak ve ısrarla konuşmak zorundayız. Yani bu konuda sıkılmamalısınız, sıkılmamalıyız. Dönem dönem deprem konusu, televizyonlarda konuşulur ve en az izlenen kısım, o depremle ilgili konuşmaların olduğu kısım olur. Deprem zamanı hariç, normal zamandan bahsediyorum. İşte tam da bunun tersi bir durumu, sürdürülebilir bir biçimde sorumluluk duygusu içerisinde var etmeliyiz” dedi. İstanbul Valiliği’nden dün itibariyle davetler aldıklarını aktaran İmamoğlu, “AFAD bünyesinde toplantılar var. Bu toplantılar ve sonrasında olacak bütün toplantılardan sonra kamuoyunu en üst seviyede bilgilendireceğimizi, söyleyeceklerimiz ve takip edeceklerimiz üzerinden de toplumla iş birliği yapacağımızı şimdiden duyurmak isterim” diye konuştu.

“GELİN, ‘MARMARA DEPREM KONSEYİ’ KURALIM”

“Kahramanmaraş Depremi, bu ülkenin bütün yöneticilerini bir yol ayrımına getirmiştir, getirmelidir” diyen İmamoğlu, “Artık ya hep birlikte harekete geçeceğiz ya da depreme hazırlık konusunda iş birliğine yanaşmayan kim varsa, koltuklarını bırakıp evlerine dönecek. Çok hızlı, çok net, çok kararlı olmak ve hep birlikte harekete geçmek zorundayız. Boş söze kimsenin tahammülü kalmadı. Bu boş sözü ben söylüyorsam, benim için de geçerli. Memleketin hangi makamında bulunan kişi varsa, onun için de geçerlidir. Zaman; somut çözüm, somut öneri ve somut icraat zamanıdır” dedi. İmamoğlu, bu kapsamdaki çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

“Gelin, İstanbul ve bütün Marmara bölgesini depreme hazırlamak üzere bir ‘Marmara Deprem Konseyi’ kuralım. Yıllardır hükümetimize yaptığım çağrıyı, bugün buradan bir kez daha tekrarlıyorum: Bakanlıklar, valilik, İBB, ilçe belediyeleri, ilgili sektörlerin meslek grupları, STK’lar ve üniversitelerle birlikte bir oluşum planlayalım. Hükümetin ve Marmara bölgesindeki tüm yerel yönetimlerin uzlaşmasıyla oluşacak bu saygın ve güçlü konseye, gerekli özerkliği ve uygun çalışma koşullarını sağlayalım. Onlar, bize ortak akılla bir yol haritası hazırlasınlar. Mühendisliğinden planlamasına, lojistiğinden sağlık stratejisine, sosyal alanda yapılması gerekenlerden yönetsel-hukuki boyutlara kadar her düzeyde yapılacak işler bilimsel yaklaşımla tanımlansın.   Hangi kurumun ne düzeyde görev alacağını belirleyelim ve hızlı bir süreç işletelim. İstanbul ve Marmara deprem seferberliğini bilimsel, planlı ve kararlı adımlarla başlatalım. İBB böyle bir organizasyon içinde üzerine düşen her görevi sonuna kadar yapmaya hazırdır. Çünkü, bu en doğru ve en sağlıklı yoldur.”

Türkiye’de Yaşanan En Büyük Depremler

“BÜTÇEMİZİ REVİZE EDECEĞİZ”

İBB olarak harekete geçmek için ideal koşulların oluşmasını beklemediklerine vurgu yapan İmamoğlu, “Uzmanlarla birlikte hazırladığımız ‘Deprem Eylem ve Müdahale Planı’yla birlikte, deprem hazırlıklarımızı bugünden itibaren daha ileri bir aşamaya taşıyoruz. Bu hareket planına uygun olarak, afet hazırlık dahil, bütçemizi revize edeceğiz. Ne kadar artırabiliyorsak, zaruri harcamalarımız bir yana konulmak şartıyla, deprem için ayıracağız. Önümüzdeki 3 ayda, içerisinde enerji, su, barınma ve atık gibi kritik ihtiyaçların hazır olduğu 30 deprem parkını daha halkımıza kazandıracağız. Tahliye yollarındaki güçlendirme faaliyetlerimiz ile afete müdahalenin etkin olmasını sağlayacağız. Birçok alanda mevzuat çalışmaları öneriyoruz. Yaklaşık 1,5 yıldır ‘İstanbul İmar Yönetmeliği’nin yenilenmesi üzerine çalışıyoruz. Belirli büyüklüklerdeki parsellere deprem konteynırı koyulması, çıkmaların sınırlandırılması, deprem izolatör sistemlerinin yapılarda kullanılmasının teşviki, dönüşüm amaçlı çatıların bağımsız bölüm olarak iskanı, açık alan ve yeşil alanlarda afet öncelikli altyapı hazırlıklarının yapılması gibi hususlar İstanbul’u afetlere hazırlamak anlamında önemli bir rol üstlenecektir” diye konuştu.

“MALİYETİNE GÜÇLENDİRME YAPACAĞIZ”

İstanbul İmar Yönetmeliği’nin revizyon çalışmasını bu ay itibariyle İBB Meclisi’ne sunacaklarını altını çizen İmamoğlu, “Bu noktada önemli bir başlık da yapıların, iskan-yapı kullanım izni verildikten sonra, belirli periyotlarda denetlenmesi konusunun bir an önce hayata geçirilmesidir. Bunun mutlaka imar mevzuatı içerisinde yer alması gerekmektedir. Tüm ilçe belediyelerimizle gerekli yazışmaları yaptık ve onları ortak eylem planı oluşturmaya davet ettik. Şayet ruhsatlı, iskanlı bir binaya sonrasında herhangi bir müdahale edilmişse, bu bir suçtur ve bizler kamusal sorumluluğumuz ile bu suça meydan vermeyeceğiz. Güçlendirme çalışmalarımıza, Meclis’e sunduğumuz yönetmelik önerisi ile başladık. ‘İstanbul Güçleniyor’ sistemi kuruyoruz. Bu sistem ile hızlı taramaya başvuran ve güçlendirme önerisi alan binalardan başlayıp maliyetine güçlendirme yapacağız. Kısmi ve kapsamlı güçlendirmeye ilişkin ayrı bir yönetmelik hazırlıyoruz. Bu yönetmelikte riskli bina analizi ve hızlı bina taraması sonuçlarına göre, güçlendirme kapsamında olacak yapılar için yapım süreci ve finansman modelleri tarif edeceğiz. Hızlı taramayı yaygınlaştıracağız” bilgilerini paylaştı.

“HIZLI TARAMA SİSTEMİNE BAŞVURAN SAYISI 110 BİNİ GEÇTİ”

Kahramanmaraş Depremi sonra hızlı tarama sistemine başvuran sayısının 110 bini geçtiğini aktaran İmamoğlu, “Bu konuda hızlı hareket edebilmek ve bu işi yaygınlaştırmak için, meslek odaları ve ilgili paydaşlarla birlikte ilerleyeceğimiz bir protokol yaptık. Bu sürecin daha da yaygınlaştırılması için, merkezi idare tarafından mevzuat çalışması yapılmasını öneriyoruz. Ruhsatsız, iskansız binalar ile ilgili acilen bir arada çalışmaya koyulmalıyız. Bütüncül konut politikaları yaklaşımı dahilinde, Mart ayında, kendi mülkiyetimizde bulunan proje ve ruhsatlandırma süreci bitmiş alanlarda, ilk etapta 5.000 birimlik sosyal kiralık konut ve ödenebilir sosyal konut yapımının temelini atıyoruz. Orta vadede, 10 bin konutun daha inşa sürecini başlatacağız. Toplanma alanları ve geçici barınma alanlarında su deposu, foseptik çukuru, güneş paneli, alet ve gereç dolabı, çöp toplama alanı, çadır yerleşim alanı gibi tüm detayları planlıyoruz. Lojistik merkezlerimizi belirledik, ihtiyaçlarımızı tespit ettik. İstanbul’un mevcutta sahip olduğu, AFAD’ın belirlediği 2.450 hektar alanı, 2,2 kat artırarak, 7.850 hektara çıkartacağız” dedi.

“4,5 MİLYON VATANDAŞ İÇİN GEÇİCİ BARINMA ALANLARI HAZIRLAYACAĞIZ”

Avrupa ve Anadolu yakalarında 4,5 milyon vatandaş için geçici barınma alanlarını hızla hazırlayacaklarını belirten İmamoğlu, “Toplanma alanları, geçici barınma alanları ve 1. derece tahliye koridorları imar planlarına işlenecektir. Bunlarla ilgili plan değişikliği ve plan tadilatları yapılmayacaktır. Alt yapı çalışmalarının geliştirilmesi ve hızlanması için, merkezi yönetim desteği ve finansal desteğe ihtiyaç bulunmaktadır. Bunu ısrarla talep ediyoruz.  Afet anında ışıklandırma eksikliğinin önemini, geçtiğimiz depremde tekrar gördük. Elektrik ile ilgili projelendirmeye başlıyoruz. Ana arterlerde, peyder pey güneş enerjili sokak lambası projeleri gerçekleştireceğiz. İletişimin kesilmemesi, elektrik sıkıntısı yaşanmaması için kamu binalarında, gemilerde mobil baz istasyonlarının kurulması, toplanma alanlarında şarj ünitelerinin hazır edilmesi projelerimizi gerçekleştireceğiz. Erken uyarı konusunda, 50 kilometre uzunluğunda fiber optik tabanlı erken uyarı sistemimizi geliştiriyoruz. Bu hat üzerindeki 5.000 sensör ve geliştirilecek olan yapay zeka sayesinde, depreme yönelik hazırlığımızı ve müdahalemizi en üst düzeye çekeceğiz” diye konuştu.

“BEDELLİ ASKERLİK YAPACAK İNSANLARA AFET GÖNÜLLÜSÜ EĞİTİMİ VERİLSİN”

İstanbul’un her mahallesinde etkili arama-kurtarma ekipleri oluşturmak üzere bir proje başlattıklarını kaydeden İmamoğlu, “İstanbul İtfaiyesi’nde, ilçe belediyelerinin koordinasyonunda eğitimler verip, gerekli ekipmanı eğitimli kişilere sağlayacağız. Meslek örgütleriyle yapacağımız protokol ile 5 bin tane meslek insanını yetiştirip, ilgili ekipmanlarıyla tüm mahallelerde hazır edeceğiz. Bu yapacaklarımız, İstanbul’un depreme hazırlığında çok önemli bir aşamayı daha geride bırakmamızı sağlayacak ama maalesef ‘çürük binalar’ üreten bu düzeni değiştirmeye yetmeyecektir. Bunun için, TBMM’nin ve merkezi yönetimin atması gereken hayati adımlar vardır. Birçok kurumun bu konuda hazırlıklı olması ve sadece İstanbul’a dahil değil, yakın bölgedeki birçok şehirde yine bu anlamda gönüllülerin tanzimi ve yetiştirilmesi konusunda hızlı ve etkin bir çalışmanın ortaya konulması şarttır. Örneğin; yoğun bir şekilde son dönemde bedelli askerlik hakkının açıklandığı ve oluşturulduğu bir ortamda, 1 aylık askerlik yapan insanlara sadece afet gönüllüsü eğitimi verilse bile, önemli bir adım olduğunu buradan duyurmak istiyorum. Sadece askerlik görevini yapan Mehmetçiklerimiz değil, bu süreçte 1 aylık dönemde dahi afet gönüllüsü eğitimini alan yüz binlerce insanımızın yüzde 30’un, 40’ını bu sürece katabilirsek ülke çapında ne büyük kazanım olduğunu hepinize hatırlatmak istiyorum” ifadelerini kullandı.

“HER İMAR AFFI TEKLİFİNİ, GELECEĞİMİZ İÇİN BİR İHANET GİBİ GÖRMELİYİZ”

“Bu süreçte, İstanbul’a özel kanun çıkarılması bir zorunluluktur” diyen İmamoğlu, “Ama tüm ülke için de imar aflarını artık geri dönmemek üzere, hayatımızdan sonsuza kadar çıkarmalıyız. Bu ülkede bundan böyle her imar affı teklifini, geleceğimiz için bir ihanet gibi görmeliyiz. Dahası, imar aflarının yasaklanmasına ilişkin anayasal düzenleme yapmalıyız” şeklinde konuştu. “Yapı denetimi ve müteahhitlik sistemini baştan aşağı yenilemeliyiz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Denetim faaliyetleri, içerisinde güçlü yerel yönetimlerin, meslek odalarının yer aldığı bir yapıyla, kamusal bir hizmet olarak sunulmalıdır. Tüm yapıların deprem güvenlik sertifikasının belediyelerce çıkarılarak, gerek yapı üzerinde ve gerekse dijital ortamda açık veri olarak, toplumun her bir ferdinin görebilmesine izin verecek bir düzenleme yapmalıyız. Öncelikle ruhsatsız binalardan başlayarak, binaların 6 ay içerisinde güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması için ruhsat alması zorunlu hale getirilmelidir. 1 yıl içerisinde de güçlendirme veya yeniden yapılmasına yönelik inşaat başlatılmalıdır. İmar planlarında, ‘toplanma alanı ve kent içi park alanı, sağlık alanı, eğitim alanı, itfaiye alanı’ olarak belirtildiği halde, üzerinde bina bulunan yerlere yönelik, ‘Acil Kamulaştırma Programı’ hayata geçirilmelidir. Artık İstanbul’un her bir metrekaresinde üretilecek konutun, İstanbul’un depreme hazırlıklı olabilmesi adına bir amacı olması gerekmektedir. Sosyal konut üretiminden, ödenebilir konuta, boş konutların kullandırılmasından kira politikalarına kadar bütüncül bir yaklaşım dahilinde hareket edilmezse, İstanbul hiçbir şekilde depreme dayanıklı hale gelemez. Bütün bu konularda somut çalışma ve önerilerimiz vardır.  Bugün, ülkemizde imar düzenlemeleriyle ilgili cari 25 yasa, 11 yönetmelik bulunuyor. Ve uygulamada 19 farklı kurum yetkilidir. Bu karışıklığı önlemekle bile süreçler hızlanabilir.”

“SİYASETİN TOPLUMUN ÇOK GERİSİNE DÜŞTÜĞÜNE ŞAHİT OLDUK”

“Yaşadığımız yıkıcı afet, devlet yönetimi ve siyasetin esaslı bir değişimden geçmesi gerektiğini gösterdi” diyen İmamoğlu, “Kurumların krizlerde hemen harekete geçecek kadar inisiyatif sahibi olduğu, her adımında vatandaşına şeffaflıkla hesap veren, yerel yönetimleri güçlendirilmiş, katılımcı, iş birliği kültürü gelişmiş bir devlet anlayışını acilen hayata geçirmeliyiz. Toplum, afetle birlikte tüm sorunlarını bir tarafa bırakarak, güçlü bir dayanışma ortaya koyarken, iktidarı ve muhalefetiyle tüm siyaset ‘zor zamanda kenetlenme’ görüntüsü veremedi. Ne acıdır ki, siyasetin toplumun çok gerisine düştüğüne şahit olduk. Bu nedenle Türkiye siyasetinin gerçek manasıyla çoğulcu olmasını sağlamak için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Zira yaklaşmakta olan Marmara depremi, sadece İstanbul’u ya da Marmara Bölgesi’ni tehdit etmiyor. Türkiye’yi ve Türkiye’nin geleceğini, ekonomisini, dünyadaki yerini de tehdit ediyor. Unutmamalıyız ki, yaklaşan tehlike, milli güvenliğimizi tehdit edecek seviyede bir afettir” uyarısında bulundu.

“YENİ BİR MERKEZİ HÜKÜMET-YEREL YÖNETİM-SİVİL TOPLUM İŞ BİRLİĞİ İNŞA ETMEMİZ GEREKİYOR”

“İstanbul depreminden yıkılmadan, depreme yenilmeden çıkmak için yeni bir merkezi hükümet-yerel yönetim-sivil toplum iş birliği inşa etmemiz gerekiyor. Bunun için yeni bir siyaset, dinç ve taze bir sistem kurmamız gerekiyor. Bu artık, yaşamsal bir zorunluluktur” diyen İmamoğlu, birlikte çözülmesi gereken konuları şöyle sıraladı:

“Marmara Deprem Konseyi’nin kurulması. İBB deprem bütçesinin revizyonuna destek. İstanbul’un depreme dirençli hale getirilmesi için mevzuat çalışmalarının yapılması. Yapı güçlendirme konusuna ilişkin yasal düzenleme için, merkezi yönetimle iş birliği ve finans desteği. Hızlı tarama yönteminin, mevzuata konarak yaygınlaştırılması. Boş konutların kullandırılması programına ilişkin yasal, yönetsel düzenlemeler. Deprem sonrası toplanma ve geçici barınma alanlarının tam donanımlı bir şekilde fiziki altyapılarının geliştirilmesi için merkezi idare ile eşgüdüm. İstanbul’un iletişim, elektrik, enerji gibi tüm altyapı sistemlerini depreme dirençli hale getirmek için, ilgili aktörlerle birlikte çalışma. İstanbul özelinde yasa çalışması.”

‘Depreme Hazırlanmak Yerine, Kaynakları Kanal’a Harcamak Aymazlıktır’

“KAYITSIZ ŞARTSIZ BİR İŞ BİRLİĞİ ÇAĞRISIDIR”

İlgili tüm kişi, kurum ve kuruluşa yönelik yaptığı seferberlik çağrısını yineleyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Kayıtsız şartsız bir iş birliği çağrısıdır. Milli Savunma Bakanlığı’ndan İçişleri Bakanlığı’na, Şehircilik Bakanlığından Ulaştırma Bakanlığı’na kadar tüm bakanlıklarımıza bir çağrıdır. Özellikle Marmara’daki tüm yerel yönetimlere, 39 ilçe belediyemize mülki ve askeri idarelere, meslek odalarımıza, iş dünyası örgütlerine ve her ölçekten ilgili tüm kurumlarımıza, şirketlerimize çağrıdır. Doğrusu depreme hazırlık ve İstanbul’un deprem dirençli bir şehir olması yolunda işbaşına geldiğimizden beri defalarca seferberlik çağrısı yaptık. Bu seferberlik davetimize icap etmeyenleri, tekrar tekrar davet ediyoruz. Kahramanmaraş depremi, istisnasız hepimiz için bir milat olmalıdır. Artık daha fazla bu konudaki sorumlulukları ihmal edemeyiz. Edersek, bu kez fatura çok daha yüksek olur. Artık eski siyaset tarzını terk etmeliyiz. Binaları yerinde dönüştürmek ve insanlarımıza yerlerinde güvenli konutlar kazandırmak, güçlendirmek yerine, adeta ev taşır gibi, milyonlarca konutu yeni alanlara taşıyacağım lafları bu şehri batırır. Vatandaşla konuşmadan, bilimin sesine ve ortak akla kulak vermeden iş yapılamaz.”

“GELİN CANLARIMIZI BİZDEN KOPARAN BU DÜZENİ HEP BİRLİKTE DEĞİŞTİRELİM”

“Yerel yönetimlerle iş birliği yapmadan, oldu-bittiye getirme yöntemlerinden, seçim vaadi gibi konuşmalardan vazgeçelim” diyen İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

“Biz, bugün itibariyle, İstanbul’u depreme dirençli bir kente dönüştürme konusunda kararlıyız, cesuruz. Biz, artık duramayız. Hepimiz biliyoruz ki; İstanbul durursa, Türkiye durur. İstanbul durursa, Türkiye diz üstü çöker. Bizim için bu, bir başlangıç. Bu amaçla, bugün itibariyle sahaya çıkıyoruz. 15 gün sonra güçlendirme başvurularını almaya başlıyoruz. Perşembe günü mahalle aralarına giriyor ve yıkımlarımıza devam ediyoruz. Nisan’da tekrar bir araya geleceğiz ve afet eylem planımızın detaylarını sizlerle paylaşacağız. Toplantılarımıza gelinmese de biz, tüm kurumlarımızın toplantılarına tam motivasyonla katıldık, katılmaya devam edeceğiz. Gelin, şehirlerimizde ağır ağır, sinsi sinsi katliamlar üreten, canlarımızı bizden koparan bu düzeni hep birlikte değiştirelim. Şimdi başlayıp, 5 yıllık plan, 10 yıllık plan ve 20 yıllık planla, tüm kentlerimizi deprem dirençli kent haline getirelim. Kaderimiz, bu topraklarda yükselip, depremle yıkılıp giden diğer medeniyetlerin kaderine benzemesin. Yaşadığımız bu kadim kenti, depreme dirençli bir şehir haline getirmek için başlattığımız seferberliğin İstanbullular adına hayırlı sonuçlar getirmesini diliyor, saygılarımı sunuyorum.”

Okumak için tıklayın

Yerel

Beşiktaş Belediyesi Avrupa’da Yılın Partneri Seçildi

-

avrupa demokrasi haftası

Beşiktaş Belediyesi bu yıl da 2022 Avrupa Demokrasi Haftası ”Yılın Partner Kuruluşu” unvanını almaya hak kazandı.

K2 HABER | Beşiktaş Belediyesi 2019’dan itibaren başladığı yeni çalışmalar ile Avrupa Konseyi tarafından koordine edilen Avrupa Yerel Demokrasi Haftası (European Local Democracy Week – ELDW) kapsamında, ”Çevreyi korumak: Yerel Yönetimler Harekete Geçiyor” teması ile “Yılın Partner Kuruluşu” unvanına layık görüldü.

Avrupa Yerel Demokrasi Haftası 2022 yılı içerisindeki etkinliklerin ve tecrübelerinin paylaşıldığı yıllık koordinasyon toplantısı dün Avrupa Konseyi’nde gerçekleşti. Toplantı kapsamında Türkiye, Lüksemburg, Portekiz, Litvanya, Ukrayna, Romanya, Malta ve Sırbistan’dan Avrupa Konseyi’ne üye 21 belediye ödül almaya hak kazandı.

Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Kongresi Başkanı Mathieu Mori tarafından yapılan açılışta Türkiye’de yaşanan deprem felaketinde hayatını kaybedenler için Avrupa Konseyi’nin taziyeleri iletildi. Mori’nin konuşmasının ardından katılımcı yerel yönetimlerin sunumlarına geçildi.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın ülkemizde yaşanan deprem felaketi yardım koordinasyonunda aktif görevde olduğu için katılamadığı toplantıya Beşiktaş Belediyesi Dış İlişkiler Müdürlüğü Yöneticisi Pınar Çakmak katıldı.

Beşiktaş Belediyesi; Organik Atıklar Doğa ile Buluşuyor uygulaması, İngilizce Konuşma Kulubü, 5. Ekolojik Yıkımla Mücadele Şenliği, Ambalaj Atıklarının Kaynağında Ayrı Toplanması, AB Erasmus+ Projeleri, Öğrenci’Ye uygulaması, 65+ Dijital Okuryazarlık Eğitimi, Beşiktaş Uluslararası Toplantısı ve Paydaş Buluşmaları gibi 2022 yılında gerçekleştirdiği yerel demokrasiyi güçlendiren ve örnek gösterilen faaliyetlerle Avrupa Yerel Demokrasi Haftası Yılın Partner Kuruluşu ödülüne layık görüldü. ELDW Sözcüsü Bryony Rudkin tarafından yapılan çalışmaların niteliği ve kapsayıcılığı övgü aldı.

ELDW 2023-2024 teması ise ‘’Yerel topluluklar: Demokratik Dayanaklılığı Ön Plana Çıkarmak’’ oldu.

Okumak için tıklayın

Öne Çıkan Haberler